Süreç devam ediyor. Artık geriş sayıma başladığımız siyaset arenasında kimlerin ne diyeceğinden daha çok kimlerin bu işte ‘ben de varım’ diyeceği anlara odaklanmış durumdayız. Hemen hemen her kafadan erken seçim için ‘şu tarihte yapılır’ söylemini duymaya başladık, bu konuda mevcut koltuklarda oturanların ise pek bu erken olayına sıcak bakmadıklarını da görüyorum. Yani kısacası önce genel seçimler ardından ise yerel yönetimler için bir seçim sürecine başladık ancak hâlâ bazılarının bundan haberi yok. Her platformda söylediğim gibi eski bir siyasetçimizin boş tencere tabirini kullanırım. Mevcut ekonomik durumda bu söylemin ne kadar değerli bir söylem olduğunu da bir kez daha net bir şekilde görmüş olduk. Ülke genelinde her ne kadar kimileri Cumhurbaşkanlığı için kanunla öndeki engelden söz etse de yeni dönemde yine aynı liderlerin olması konusunda teveccühlerin fazlasıyla olduğunu görüyorum. Bizim konumuz biraz daha yerel olsun. İlimizde maşallah 10 milletvekili ve yerelde de 16, Büyükşehirle 17 belediye başkanı seçimi yapılacak. Öncelikle genel diyelim. Şöyle ki; burada aday olacak isimlerin dışında belki bakarsınız yerelde başarılı olanların da Ankara mesaisi başlayabilir. Bu bir istek veya beklentiden daha çok ‘genel merkez nezdinde yapılacak olan çalışma’ diyenlerinizin de olacağını görür gibiyim. Ama şunu da unutmayalım ki; kimseye çalışmadan bir makam veya koltuk verilmiyor. Bu nedenledir mevcutta yer alan siyasilerimiz belki de yerlerini koruyabilmek adına yoğun bir çalışma temposu içine girdiler. Ülke genelinde oy dağılımı genelde tepkilerle farklı şekillerde paylaşılabilir. O yüzdendir ki yazımın başında boş tencere tabirini kullandım. Neyse, umarım ekonomik olarak sorunların seçim gelmeden üstünden gelmesini biliriz. Böyle olursa mevcutta vekillik sıralaması ve parti durumları ön olana çıkacak gibi görünüyor. Ha bu arada ‘en çok hangi vekil çalışıyor’ diye de bıyık altından gülümsemeleri şimdilerde görür gibiyim. Burada iş gerçekte en çok çalışanda mı yoksa algı ve basını en iyi kullananda mı? Dediğim gibi bu süreç birazcık da algı dediğimiz olaya endeksli. Bu konuda yerelde de seçim için nabız yoklandığından anketlerden daha çok halkın nabzına bakılacaktır. Bu da partilerin bire bir kendi yapacakları çalışmalarda ama bazı kontenjanlar yine yerlerini alacaktır ki bu da siyasetimizde değişmez bir durum olarak karşımızda yer alıyor. Parti veya vekil ismi yazımda kullanmamaya çalıştım. Siyaset ve hayat devam ettikçe köprünün altından çok su aktı. Birçok düşünce de erozyona uğradı. Bu yüzden ‘eskisi gibi’ tabiri artık pek ilgi görmüyor benden söylemesi…