Süper Lig’de önemli ve bir o kadar da rakiplerine gözdağı vermek için gerekli olan bir karşılaşmadan daha galibiyetle ayrılmanın mutluluğu ile bu satırları sizlerle paylaşıyorum. Geçen hafta deplasmanda Adana Demir karşısında zor olsa da galibiyeti almasını bilen temsilcimizin aslında bu maçta da işinin pek kolay olmadığını daha öncesinde söylemiştim. Nitekim rakibin ligde konumu bizden iyi olsa da maçın orta hakeminin bir başka hesabının olduğunu düşündüğüm için bu maçta alınan galibiyete yarım seviniyorum. Kasımpaşa karşısında ilk yarıda sadece başlangıçta belki de on dakikalık bölümde bir hareket görsem de sonrasında sadece sahada vasat olan bir takımın mücadelesini izledim. Temsilcimizin bu denli önemli maçta vasat oyun çıkartmaması gerektiğini sanırım soyunma odasına gittiklerinde teknik adam anlatmış olacak ki, ikinci yarıya başladığımız anda rakibin karşısında heyecanlı ve rakibe göz açtırmayan bir futbol ortaya koymaya başladık. Gelinen noktada ataklar olsa da rakibe bazı zamanlarda yapılan hatalarda koz verdik. Bu yüzden de kırmız kart ve defanstan bir eksilme ile 10 kişi maçı yarım saat sürdürmek zorunda kaldık.
Bu süreç içerisinde yakaladığımız bir pozisyonu da gole çevirerek eksik ama önce olan taraf olarak maçın geri kalanında son saniyelerin gelmesini bekledik. Maçta bir pozisyon var ki, hakem her ne kadar penaltı değil dese de bence yine kurulmuş bir düşünce ile maça çıktığını düşündüğüm hakemin hatalı kararı bizim penaltı kararımızı da ortadan kaldırmış oldu.
Her şeye tamam desek de, 90 dakika bitince derin bir ‘oh’ çektik. Bizim için çok önemli olan bu maçta avantajı elimize almış olduk. Bu saatten sonra artık kime ne yapacak bilmem. Bizim kalan maçlardan iki galibiyet daha almamız yeterli olacak…
