https://www.istikbal.com.tr/marka/tinyhouse

Hüseyin Döngel


UYANIK OLMALIYIZ

Birkaç aydır Batılı medya organlarını takip ediyoruz. Batılı ve kukla medyalar eşgüdümlü olarak şunları tekrarlıyorlar:


Türkiye bölgede barışı bozuyor.
Türkiye saldırgan.
Türkiye güvenliği bozuyor.
Türkiye antidemokrat.
Türkiye denizler ve bölgede hukuku çiğniyor.
Türkiye bölgeyi tehdit ediyor.
Türkiye haksızlık yapıyor.

Hep bir ağızdan tekrarlıyorlar.
Hipnoz ediyorlar dünyayı. Zihinsel ve psikolojik  algı oluşturuyorlar
Hâlbuki dünyada her türlü hukuksuzluğu yapıp, suç işleyen BATI ve onun kuklaları değil mi?
HDPKK, BAE, Suud, Mısır, Yunan, Ermeni ve FETÖ gibi maşalalarının medyaları da Türkiye aleyhindeki bu sözleri tekrarlıyorlar.
İçerideki her yere yerleştirilmiş sinsi etki ajanları da görevini yapıyor.
Bakın ve dikkat edin. 
Tüm dünyada ve bölgede Türkiye'ye karşı kasıtlı olarak kirli bir algı oluşturuyorlar ve kara propaganda yapıyorlar.
Avrupa'dan ABD'ye körfez kuklalarına kadar haber alıp takip ediyorum.
İçeride de bu kirli algıya ve kara propagandaya ortak olan çok.
Bunların derhal sesi kesilmelidir, hizaya getirilmelidir. Zira bu bir  savaştır, hem de açık bir savaş. Tarihte savaş esnasında bu gibilere ne yapıldıysa bunlara da tereddütsüz aynı muameleler yapılmalıdır.

Ortak bir dil ve ağızla Türk , Türklük ve Türkiye düşmanları ve işbirlikçi paçavraları ortak bir merkezden;
Libya'da haksız Türkiye
Akdeniz'de suçlu Türkiye
Suriye'de katil Türkiye
Ege'de hukuksuz Türkiye
Ermenistan'da suçlu Türkiye
Kıbrıs'ta hatalı Türkiye , havlayıp duruyorlar.

Bu hipnoz ve kara propaganda cümleleri tüm dünya medyasında ve Türkiye'deki satın alınmış veya bunların uşaklığına soyunmuş medyalarda dolaştırılıyor.
İçeride bu algıya maruz kalan ve etkilenip kanan vatandaş da çok. Türkiye ve büyük Türk milletine karşı beyaz, gri , kara olmak üzere her türlü propaganda çeşitleri fütursuzca kullanılıyor.
Acilen bu tür algı operasyonlarının etkisini kıracak, büyük bir algı ve propaganda merkezi kurulmalı.
Bu partilerüstü bir meseledir.
Devletlerin stratejik aklı vardır.
Türkiye'nin stratejik aklı harekete geçmelidir.

Doğuda "Ermenistan" ile oyalanıyor.
Batıda "Yunanistan" ile yoruluyor.
Güneyde "Terör Örgütleri" ile yıpratılıyor.
İçerideki "etki ajanları" ile etkisiz hale getiriliyor.

Dikkat buyurun.
Türkiye'nin Akdeniz ve Afrika'ya açılması Yunanistan ile engelleniyor.
Asya'ya açılması Ermenistan ile engelleniyor.

Rusya Ermenistan'ı
Avrupa Yunanistan'ı
ABD, PKK ve PYD'yi
İsrail, BAE ve Suud'u 
Ortalık malı FETÖ'yü de hepsi birden kullanarak Türkiye'ye karşı vekalet savaşı yapıyorlar.
Acaba Azerbaycan’a yapılan terörist saldırılar, kıtaller ve işgaller bir Hristiyan ülkeye veya Emperyalistlerin kuklası bir ülkeye - mesala Birleşik Arap Emirliklerine- böyle sessiz , sağır , dilsiz ve vicdansız olurlar mıydı .  Aslında işin özünde asırlar evvelinden hedef tahtasına oturtulan hatta yaşama gayeleri haline dönüşmüş Türk kimliğine  ve Türk milletine olan kin , nefret ve düşmanlık var. 
Mesele Türk düşmanlığı olunca cinsi, cibilliyetsiz, dini , mezhebi, nesebi ve ideolojisi ne olursa olsun , bunların hepsi bir kenara konularak tek çatı altında toplanıveriyorlar.
Yazılı ve görsel medya dünyanın dört bir yanından toplanıp terörist Ermenistan liderine ram olmuşken , Azerbaycan liderinin önünde sadece TRT ve Azerbaycan devlet televizyonu var. 
Mesele Türk olunca nasılsa medeni( !) dünya medeniyet değerlerini nasılda unutuverdiğinin en büyük ispatı bu değil mi?
Acaba bir Ermenistan sivil vatandaşı Azerbaycan kurşunlarına hedef olup telef olsa kıyameti koparmazlar mıydı? Şükürler olsun ki ateşkese rağmen sivil yerleşim birimlerini topa tutan , savaşı Karabağ’ın dışına taşımak isteyen Ermenistan’ın oyununa gelmiyor.
Amaçları böyle bir adım attırıp Azerbaycan’ın ve Türkiye’nin başına çullanarak Azerbaycan’ı haklı davasında haksız gösterme arzularına alet olmadı ve bu şeytani tuzağa düşmedi.
Kıbrıs’ı kuşatma altına alan, parayla pulla Kıbrıs Türkünün zihnini bulandıran emperyalistler devşirdikleri siyasetçilere rağmen başarılı olamadılar. Kıbrıs Türkü bu projelerin farkında olan ve Türk kimliğinin şuurunda erişmiş Sn. Ersin Tatarın yanında saf tuttu. Kıbrısta da kazanan Kıbrıs Türklüğü ve Türkiye oldu.

Dünya yeniden şekillendirilirken Türkiye ve Türkiye ile birlikte hareket eden devletler Libya dahil  dört yandan  büyük bir kuşatmaya tabi tutuluyor.
Kısa vadede ortak hedefleri , içeride "otorite boşluğu" oluşturup Türkiye'yi pasifize etmek; 
orta vadede Akdeniz, Afrika, Körfez ve Asya'ya açılıp var olmak isteyen Türkiye'yi engellemek.
Uzun vadede Türkiye’yi bölüp parçalamak, Türkiye’nin  Kafkaslar’da, Balkanlar’da, Orta Doğuda , Kuzey Afrika’da ve Doğu Akdeniz’de kıskaca almak. Türk dünyası ve Turan coğrafyasına uzanan sinerjisini kırmaktır.
Çünkü güçlü ve kalkınmış bir Türkiye kimyalarını bozuyor, kirli emellerini suya düşürüyor.
Türkiye'de yüzlerce "etki ajanı" emperyalistlere hizmet etmekte ve Türkiye'yi sürekli haksız ve suçlu göstermek için harekete geçmiş durumda. 
Onun için Türkiye birlik ve beraberliğini kuvvetlendirmeli, demokrasisini  güçlendirmeli, hukuk sistemini bağımsızlaştırmalıdır.
Diplomatik kanallarını genişletmeli , Türkiye’nin hakkını ve haklılığını anlatıp savunacak etkin lobiler oluşturmalıdır.
Türkiye’nin topyekün arkasında duracak milli bir basın oluşturmalı , yazılı görsel ve sosyal medyada güçlü ses ve kalemleri öne çıkarmalıdır.
Tüm güvenlik kuvvetleriyle her türlü saldırıya karşı teyakkuz halinde olmalıdır.
Bütün emperyal dünya ve onların maşaları bilsinler ki artık Orta Doğu sınırlarında karakol vazifesi gördürecekleri bir Türkiye yok.
UYANIK OLMALI VE DİKKATLİ HAREKET ETMELİYİZ..

İzzet BASKAL
20.10.2020 07:38:28
Çok güzel tesvitller .. faydalı bilgi paylaşımı.. emeğinize sağlık,