Mustafa GÜRBÜZ

Tarih: 18.08.2024 17:02

Kayserispor’da istifa ve borçlar

Facebook Twitter Linked-in

‘Ligin ilk haftasında Sivasspor’la karşılaşacağız’ dediğim günler daha uzak değil. Ligde bu sezon zorluklar yaşayacağımızı belirtmiş bunların en başında da mali yetersizlik olduğundan dem vurmuştum. Gelinen nokta beni haklı çıkarttı. Her ne kadar ‘alacaklılar alacaklarını tahsil ediyorlar’ denilse de, yine de kulübün kasasının nasıl dolacağı konusunda endişelerim olduğunu söylemiştim. Hatta Mehmet Özhaseki’nin bakanlık koltuğundan ayrılmasından sonra da taşların iyiden iyiye yer değiştireceğini söylemiş, o dönemlerde Başkan Ali Çamlı mali yönden sorun yaşamayacaklarının altını çizen açıklamalar yapmıştı. Sivas maçı sonrasında ise yapılan açıklamaların kulübün içinde bulunduğu durumu özetlediğinden bahsetmek ne kadar doğru bilemedim. 

İşin aslında geçmişine bakılması gerektiğinden söz ediliyor ama bunun için de nelerin yaşandığına kısa bir göz atmak gerekir. Hani daha önce de belirttiğim gibi gelen her yönetici borçlu kulübün yönetimine geldiğini iyi biliyor. Devlette nasıl ki süreklilik esas deniyorsa, Kayserispor yönetimlerine gelenler de eskilerin borçlarını ödeyerek yenilerini bir sonraki dönemlere bırakıyorlardı. Bu aslında bizim kulüpte bir alışkanlık olmuş. Kimse dönemindeki alacak veya verecek konusuna değinmiyor. 

Yalnız Başkan Ali Çamlı, Sivas maçında yaptığı açıklamalarda 27 aylık döneminden bahsederken, borcun da ciddi bir oranda düştüğünden söz etti. İyi de göreve siz geldiğinizde bu kulübün borcu ne kadardı? Ya da sizin anlayacağınız tarzda sorayım: Berna Gözbaşı ile birlikte göreve ilk geldiğinizde bu kulübün muhasebesi yapıldığında borç kaç ne kadardı?  

Yanılmıyorsam o dönem basın sözcülüğü yapan Mustafa Tokgöz bir basın açıklamasında 320 milyon TL’den söz etmişti. Sahi o dönem Euro kaç TL idi? Borç TL mi, yoksa Euro muydu? 

Çok konuşulacak başlık var. Hele menajer ödemeleri deniliyor ki bunu kim fazla yapıyorsa, hepsi de bu işin içine su katıyor demektir. İsim değiştiği zamanları hatırlıyorum da şimdi gel de Ziya Eren’in kulaklarını çınlatma. İsim değiştiğinde borçsuz bir kulübün, sattığı onca futbolcuya rağmen hâlâ biz borçtan söz ediyorsak kime ne söylemeliyiz? 

Bakalım şu basın toplantısı yapılsın da kimin neyi varsa artık konuşsun. Gerçekten bu menajerlik ödemesi dediğimiz olaylar bu kadar afaki mi? Kim bundan sorumlu ise hesabını vermelidir. Ha bu arada yargı konusunda da Başkan Çamlı’nın açıklamaları oldu. ‘Bu kadarına da pes dedirtecek kararlar’ dedi. Hâkimlerin hesap uzmanı olmadığı bir dönemde hesap işlerini yapanların raporları yani bilirkişi denilen olgular neden devreye girmedi ki? Hani bir söz var ya; herkes eteğindeki taşı döksün de neler olduğunu açıkça herkes bilsin.

Bu kulüp düşmemeli. Hatta üst sıralarda yer almalı. Bu konuda şehrin büyükleri artık bir araya gelinde şu işe bir bıçak atın. Öyle ‘maşallah’ ya da dualarla bu işin içinden çıkılmaz bilesiniz…


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —
G-F0G61HQYBB