İdris Yavuz


Hayatımızda güven duygusunun önemi

İdris Yavuz


Türkçemizde ‘güven’; inandığı kişi, sağlam, dürüst, nazik ve etkileyici emin anlamlarına gelir.

Güvensizlik ve riyakarlık asrımızın en büyük kronik hastalığıdır. Bu millet en çok münafık olan Müslümanlardan, sahte milliyetçilerden, Atatürkçü görünüp güvenden yoksun sahte insanlardan zarar görmüştür.

Özü sözü bir olmayan insanları hiç kimse sevmez. Yüzünüze gülen ama arkanızdan konuşan, tuzak kuran bu insanları tespit etmek elbette ki kolay değil.

Güvende doğruluk vardır. Doğruluk bütün peygamberlerin ortak sıfatı ve ortak davetleridir. Çünkü doğruluk insanı iyiliğe, yalan ise kötülüğe sürükler. 

Güvenle konuşulan söz; kalbin tercümanı, ruhun da aynasıdır. Bu nedenle kendisi de bir devlet adamı olan Hz. Muhammed (S.A.V.) düşmanlarının da güvenilirliğini kazanan kişiliği ile; “Bir kişinin kalbinde aynı anda iman ile küfür, doğruluk ile yalancılık, hıyanet ile emanet bir arada bulunmaz. Münafığın alameti üçtür: Konuştuğu zaman yalan söyler, söz verdiğinde tutmaz, emanet edilene hainlik eder. Bizi aldatan, bizden değildir” (İbn Hanbel, II, 349. Buhari, Edeb, 69) buyurmuştur.

Bu nedenle yalnız yalandan değil, yalana götürecek her türlü davranıştan da uzak durmak gerekir. 

Kendine güvenen kişi, hayata yapıcı ve olumlu bir gözle bakar, yeteneklerine inanır ve sınırlarını bilir.

Güven ortamını oluşturacak insanları bir ‘tohum’ gibi, güven kültürünü de bir ‘toprak’ gibi düşünmek gerekir. 

Güven duygusunun olmadığı hiçbir ilişki yürümez, çünkü o, hayattaki her türlü ilişkinin temel harcıdır.

Kendine güvenmeyen insan başkalarına hiç güvenemez. Kendi güvenilir olmayan insana başkaları da güvenemez. 

Güvenin üç temele dayanağı vardır; önce kendine güven duyması, güvenilir olması, başkalarına da güven duyması gerekir.

Türk kültüründeki “Kişiyi nasıl bilirsin? Kendim gibi” sözü bunun en güzel örneğidir. 

Güvende kişinin özü sözü bir ve sorumluluk sahibi olması gerekir.

Güven duygusu; siyasette, aile, arkadaş ve iş ilişkilerinde önemlidir.

Güven, karşılıklı emek ve sabır ister. Güvende kibir, şüphecilik, bencillik olmaz. Bu duygular kronik bir hastalıktır.

Sonuç olarak bugün en çok ihtiyaç duyduğumuz, güvenilir insan için; ‘dürüstlük, yalan söylememek, sadakat, samimiyet, saygılı olmak, sır tutmak, yardım severlik, açık sözlülük, sözünü tutmak’ ifadeleri kullanılır.