Estetisyen Gönül Dirim

Tarih: 16.01.2021 13:30

Hangi cilt yapısına sahipsiniz biliyor musunuz?

Facebook Twitter Linked-in

Cildinizi tanıyarak daha sağlıklı bir cilt elde edebileceğinizi biliyor musunuz? Bu konuda sizlere yardımcı olabilmek için gelin birlikte cildinizin hangi yapıya sahip olduğunu keşfedelim.

Cilt duyarlı bir organ olduğu için her şey onu etkiler. Soğuk, sıcak, besinler, ruhsal durum, üzüntü, sevinç, v.b.

Ciltteki bazı belirtiler de sağlık durumumuz hakkında bizlere bir ipucu verebilir. Örneğin; düzgün bir cilt kış mevsiminde kuruyup pullanırsa aynı belirtiler diz kapaklarında, parmakların oynak yerlerinde, dirseklerde ve ayaklarda da görülüyorsa büyük olasılıkla A vitamini eksikliği vardır. A vitamini cildi berraklaştırır, gelişmesini sağlar.

Kışın cildin daha kırmızı olması da D vitamini yoksunluğundan ileri gelebilir. Bu nedenle cildimizin yapısını bilmek çok önemlidir.

Cilt bakımında krem, losyon v.b. malzemeleri de kullanmak için önce cilt çeşitlerini tanıyarak ona göre bakım yapmalıyız.

Normal Cilt:

Hafif gergin, dokusu sıkı, kırışıksız, dokunulduğunda bir bebeğinki kadar düzgündür. Cildi bu tür olanlarda kullanılan su kireçli olmamalı, demlendirilmiş papatya, ıhlamur veya hatmi suyu ile yüz yıkanabilir. Geceleri yatmadan önce yüzü uygun bir losyonla temizleyerek gece kreminizi kullanabilirsiniz. Gündüz kremi de hiçbir zaman kalın bir tabaka halinde sürülmemeli, aşırı yağlı kremler kullanılmamalıdır. Yüzünüze sürülen kremi boynunuza da uygulayabilirsiniz. Haftada bir defa yüze yumurtalı, ballı, salatalıklı veya çilekli maske uygulayabilirsiniz.

Kuru Cilt:

Kuru cildin rengi genellikle donuk ve soluktur. Kuru ciltleri iki sınıfa ayırabiliriz.

    1- YAĞSIZ KURU CİLT

    2- SUSUZ KURU CİLT

Yağsız kuru cilt; gözenekleri nazik ve duyarlıdır. Elmacık kemikleri bölgesinde kılcal damarlar yüzeye yakınsa bu bölge kızarık olur.

Susuz kuru cilt; gözenekleri her ne kadar yağsız kuru ciltlerde olduğu kadar nazik değilse de deri pul pul dökülür, çünkü susuzdur. Göz kenarlarında, dudak çevresinde ve alında 20 yaşından hemen sonra kırışıklık belirtileri başlayabilir.

Kullanılan her tür kozmetik malzemesi cildi besleyen, koruyan cinsten olmalı. Kızgın güneşten, rüzgardan, kireçli sudan uzak durulmalıdır. Yüz lanolinli veya badem yağlı bir sabunla temizlenebilir. Bitkilerden hazırlanmış losyon hafif bir basınçla yüze püskürtülebilir. Bundan sonra cilde parmak uçlarıyla hafif bir masaj uygulanabilir. Yarı yağlı bir krem sürerek cildin canlanmasını sağlayabiliriz. Kullanılan gece kremi çok yağlı olmamalıdır. Haftada bir maske uygulanabilir, kan dolaşımını hızlandıran maskelerden kaçınılmalıdır. Çünkü bu damarları genişletebilir. Besleyici kremler kullanılabilir, ancak cilt yağa boğulmamalıdır.

Yağlı Cilt:

Yağlı cildin gözenekleri tıkalı olduğundan yağ noktacıkları cilde gömülür. Cilt pullanır veya kolay tahriş olur. Çoğu kez küçük siyah noktalar belirir. Bunlar cildi tıkayan minik yağ noktalarıdır. Siyah oluşları, üzerine konan tozlardan ileri gelir. Bu tıkalı gözenekler mikroplara karşı koyamaz hale gelir ve stafilokok mikrobu kolayca cilde yerleşir. Bu ciltler gece yatmadan önce uygun bir sabunla yıkanmalıdır. Sabahları yüzü ılık, papatya, nane, kekik, adaçayı veya hatmi suyu ile yıkamak yeterli olabilir. Haftada bir defa yüzü buğu banyosuna tutup, cilde gömülü yağ noktalarını yumaşatarak çıkartılmalıdır. Yağ tabakası azalınca buğu banyosu 15 günde bir yapılmalıdır, cilt normale dönüştüğünde de ayda bir buğu banyosuna devam edilebilir. Kullanılan kremler ciltte iz bırakmayan cinsten olmalı cildin yağını azaltmak amacıyla alkollü losyon veya tonikler kullanılmamalıdır. Çünkü yağ bezlerinin faaliyetlerini artırabilirler. Haftada bir yağ dengeleyici bitkisel maskeler yapılmalıdır.

Karma Cilt:

Sık rastlanan bir cilt tipidir. Yağ bezlerinin bazı bölgelere çok, bazı bölgelere yetersiz çalışması sonucu alın, burun, çene yağlı; yanaklar ve göz kenarları ise kuru ve kırışmaya meyillidir.

Cildin kuru kısımları sabundan, çok sıcak çok soğuk ve kireçli sudan korunmalıdır. Bu kısımlar hafif yağlı sütle temizlenmelidir. Papatya hem kuru hem yağlı cildin dostudur. Dolayısıyla karma ciltlerde rahatça kullanılabilir.

Cilde tazelik ve dirilik vermek için iki tür losyondan yararlanılmalıdır. Kuru bölgeye yumuşatıcı, yağlı bölgelere sıkıştırıcı losyon uygulanmalıdır. Haftada bir maskelerden yararlanılmalıdır.

Başta da belirttiğimiz gibi cildimizi etkileyen diğer etkenlerden (uykusuzluk, üzüntü, stres, kirli hava gibi) uzak kalarak ta güzel bir cilt elde edebiliriz.

Güzellik ve Sağlıkla Kalın....


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —
G-F0G61HQYBB