https://www.istikbal.com.tr/marka/tinyhouse

Nasuh Durmaz


Geçmişten günümüze Türk Hava Kurumu

Geçmişten günümüze Türk Hava Kurumu


Türk Hava Kurumu (THK) 1925 yılından beri faaliyetlerini Türk havacılık sektörünün sürdürülebilirliği ve sürekli gelişimini odağına alarak gerçekleştirmektedir. Türkiye’nin “Havacılık Federasyonu” yetkisini taşıyan THK’nın doğal üyeleri arasında Cumhurbaşkanı, Kuvvet Komutanları ve Ankara Valisi bulunmaktadır. Cumhurbaşkanı ve Bakanlar Kurulu THK’nın manevi koruyucularındandır.

(THK sitesi)

"4 milyon dolarlık tadilat işlemi yapılmadığı için yangın söndürme uçakları çürümeye terk edilen THK'nın milyonlarca dolar zarara uğratıldığını gösteren raporlar sümenaltı edilmiş durumda.(03.08.2021

Ali Ufuk Arikan. solhaber.org)

"THK; neredeyse kuruluşundan itibaren, amaçlandığı söylenen hedeflere ulaşamayan bir kurumdu.

Dernek, süreç içerisinde sık sık yolsuzluk, rüşvet, ihmal ve benzeri olumsuzluklarla anıldı. Sonunda da eski Başbakanlardan Bülent Ecevit, kurum yöneticileriyle aynı ideolojik kökten gelmesine rağmen 1999 yılında THK yönetimini görevden alıp kayyum atadı

(4.08.2021ensonhaber.com)

" Ankara 9'uncu Sulh Hukuk Mahkemesinin 16 Ekim 2019 tarih ve 2019/1509 sayılı kararıyla Türk Hava Kurumu Başkanlığı yönetimine Cenap Aşçı, Adnan Zengin ve Abdullah Kaya'dan oluşan üç kişilik kayyum atandı"

(Anadolu Ajansı

16.10.2019)

"Ankara 9. Sulh Hukuk Mahkemesi, 1 Eylül 2021'de istifa dilekçesi veren Türk Hava Kurumu Kayyum Heyeti Başkanı Cenap Aşçı'nın talebini kabul ederek, görevden alınmasına karar verdi"(15 Aralık 2021 sondakika.com)

Atatürk’ün manevi kızı Sabiha Gökçen’in anlatımıyla bir çok anının yer aldığı “Atatürk’ün İzinde Bir Ömür Böyle Geçti” kitabında Türk Hava Kurumu hakkında da önemli bir anı yer alıyor.

"İsmet İnönü bir gün yorgun ve sinirli bir halde Çankaya’ya çıkıyor.

Kahveden sonra Atatürk soruyor:

– Hayrola İsmet?.. Sende bir fevkaladelik var bugün… Ne oldu?.. Neye sinirlendin?

– Türk Hava Kurumu’nun toplantısı vardı da…

– Eee, ne olmuş varsa?

– Fuat beyi (THK Başkanı) epey terlettim… İstifaya falan kalktı.

– Çalışkan çocuktur Fuat… Kurumu da iyi yönetiyor.

– Bunlara bir diyeceğim yok… Fakat canımı sıkan bir şey oldu.

– Neymiş o?

– Hesaplarda bir kuruş oynuyor.

– Bir kuruş.

İnönü:

– Daha önceki toplantıda dikkatimi çekmişti… Bu bir kuruşun nereye gittiğini öğrensinler diye talimat vermiştim. Bulamamışlar… Fuat beyin hassasiyetini anlıyorum… Ama milletimiz ondan daha hassastır… Verdiği paranın nereye gittiğini mutlaka bilmek ister… İstifa bu gibi hallerde en kolay çıkar yoldur… Ama kimseyi rahatlatmaz… Hatta söylentilere bile sebep olur.

Atatürk:

– Demek mesele bu… Bir kuruşun hesabı seni bu kadar üzdü… Haklısın… Kırk para (bir kuruş) günün birinde 40 lira, 40 lira da 400 lira olur… Bu da giderek büyür halkın ağzında… Cumhuriyet’i kurarken böyle bir kuruşlara çok ihtiyacımız oldu.. Peki ne yaptın sonunda?

İnönü:

– Memurları seferber ettim… Ve bir kuruşun yanlışlıkla başka bir hesaba geçirildiğini bulup, çıkarttırdım… Bizim milletimiz cömerttir, elindekini, avucundakini verir… Ama verdiğinin doğru, dürüst yerlere harcandığını görmek ister… Buna inanmak ister."

   (bağımsızhavacılar.com 22 Temmuz 2017 )          

Takdir ve yorum Sizin .