1978-1991 yılları arasında TRT 1 de yayınlandığı saatlerde hayatın durduğu ve sokakların boşaldığı kimin eli kimin cebinde denilen Arapsaçı ilişkilerin yaşandığı DALLAS DİZİSİ 2012 yılında Star TV de yeni versiyonu ile tekrar vizyona sokuldu. Ancak beklenen ilgiyi görmedi.
Çünkü artık bizim TV’lerde yayınlanan programlar Dallas dizisinin pabucunu çoktan dama atmıştı.
"Geçen cuma FOX TV'de Fulya Öztürk'ün sunduğu 'Fulya ile Umudun Olsun' programına katılan Celal Bilgin, eşi Güldeniz Bilgin'e ait olduğunu öne sürdüğü cinsel içerikli bir video izletti. Öztürk, konuyla ilgili çıkan haberleri ardından bugün açıklama yaptı."
(04 Ekim Pazartesi 2021)
"Kayınpederi ile 20 yıldır aşk yaşadığı ileri sürülen Ayşegül isimli kadın, Ece Üner'in programına konuk olarak yaşadıklarını tek tek anlattı."
(2 Eylül 2021 )
"Esra Erol'da' programında gündeme gelen, Ordu'da çocuklarını ve kocalarını terk eden Hamide Duman isimli iki eltinin kaçtığı yufkacı Muammer Ay konuştu."
(02.04.2021 -)
(Ece Ronay’a gönderdiği taciz mesajlarının ifşa olması sonrasında gündeme gelen Mehmet Ali Erbil, Beyaz Tv’de yayınlanan Söylemezsem Olmaz programına telefonla bağlandı. Canlı yayında Deniz Akkaya ile ağız dalaşına giren Mehmet Ali Erbil, 'Sana belden aşağı çok iyi vururum ben. Sen çok iyi biliyorsun' dedi."
(06 Ekim 2021 Veryansın TV)
Al birini vur ötekine misali
Bu tür program örneklerini arttırmak mümkündür.
Malumunuz olduğu üzere, bir zamanlar TV’lerde reyting rekorları kıran evlilik programlarının, RTÜK tarafından yasaklanmasının ardından; televizyon kanallarının; güya "mağdurların haklarını arıyormuş" gibi, gündüz kuşağı olarak yayınlamaya başladıkları programların; ilk andan itibaren ahlaki değerlerimize büyük darbe vurmaya ve gayri meşru ilişkileri özendirmeye başladığı gözlenmektedir.
Böylece Aile yapımız ve temel değerlerimiz; çarpık ilişkilerin anlatıldığı programlar ve diziler nedeniyle her geçen gün büyük tehdit altında kalmaktadır.
"Son zamanlarda yaşanan rezaletler artık taşınmaz hale geldi. Vicdanlar almıyor, akıl devre dışı kaldı. Ahlak mefhumu kelimelere hapsedildi. Edep, ar, namus kalmadı. Ahlaki değerlerimiz için uzun zamandır tehlike çanları çalıyor.
Toplumun temeli olan aile yuvası adeta çökertildi. Huzursuzluk diz boyu, saygı yok, sevgi yok. Büyük küçük mefhumu ortadan kalktı. Televizyon dizilerini, magazin programlarını izliyorsunuz. Neler neler var? İnsanın ailesiyle beraber izleyeceği programlar parmakların sayısını bile geçmiyor.
Yeni nesli bugün maalesef sanal ortam, televizyon programları yetiştiriyor. BBG. (Biri bizi gözetliyor) adındaki programlarla başlayan bu ahlaksızlık izdivaç programlarıyla zirve yapı. Kamera döşenmiş evin her yerine. Erkek ve kızın yarışmacı olarak katıldığı bu evde mahrem her şeyler ifşa ediliyor bizim Müslümanlar nefes almadan izliyordu. Ne kadar çok seyirci o kadar çok reyting anlayışıyla bu kanal sahipleri kazançlarına kazanç katarken toplumun ahlakını çökerttiklerini hesap etme gereği bile duymuyorlar"
(Abdullatif ACAR
kayserianadoluhaber@msn.com30 Eylül 2020,)
"Her Allah’ın günü kimin kiminle ne şekilde bir ahlaksız ilişki kurduğunu görüyoruz. Yok, artık dememiz gereken olayları, failleri çok normalmiş gibi anlatıyor.
Adamın karısı sevgilisiyle kaçmış, bilmem kaç çocukla baş başa kalmış. Adam televizyon programında sözüm ona karısına yalvarıyor geriye dönmesi için.
Aile içi ahlaksızlıklar diz boyu. Her Allah’ın günü bu ahlaksızlıkları hem de dozunu arttırarak millete neden izletiyorsunuz?
İlk başta yuh artık denilen şeyler, bir süre sonra normalleşiyor. İnsanlar empati kurayım derken ahlaki ve insani değer olarak alçalmakta.
Dizi yapmayı yapıyoruz da, yaptığımız diziler Türk dizisi mi, tartışılır. Dizi değil sanki ahlaksızlık için üretilmiş virüsler. Toplumdan ve gerçeklikten kopuk yaşamlar. Tamamına yakınında aşk, ihanet, yalan, dolan, dalavere mevcut. Ailecek oturup izleyebileceğimiz kaç dizi var"?
(Doç. Dr. Abdulvahap AKINCI)
Televizyon yayınlarıyla ilgili Radyo ve Televizyon Üst Kurulu İletişim Merkezi’ne her yıl yapılan şikâyetler YÜZDE YÜZ ARTARKEN ve Türkiye’de yasama görevi yapmakta olan siyasiler ve yaptırım gücü olan RTÜK gazetelerin iç sayfalarındaki haberlerden televizyonlardaki haber bültenlerinin altyazılarına kadar hemen her yere müdahale ederken, ekranlardaki dizi ve program rezaletlerine ise hala seyirci kalmaya ve göz yummaya devam etmektedirler.
Nihayet "Gündüz kuşağı programları TBMM gündeminde
TBMM Kadına Yönelik Şiddetin Sebeplerinin Belirlenmesi Araştırma Komisyonu’nda konuşan uzmanlar 'gündüz kuşağı kadın programlarını' sert bir dille eleştirdi."
(8 Ekim 202108 Veryansın TV)
Ya benzeri diziler ne olacak ?????
Takdir ve yorum sizin.
