Kayseri o kadar ilginç bir şehir oldu ki, memlekete katkıda bulunanları darağacına çıkartıp asmak için elinden geleni yapmaya çalışanları anlamıyorum. Şunu söylemek isterim ki, sporla ilgili bir köşe yazısı yazsam da burada Kayseri Valisi Gökmen Çiçek'in ziyaretçileri sebebiyle eleştirilmesini anlam veremem. Kayseri'deki devletin en üst kademesi olan Vali Gökmen Çiçek bulunduğu makam açısından herkese eşit olmalıdır ki o da bu durumu gerçekleştirmiştir. Bu yüzden eleştirilmesi haksızlıktır. Devlet vatandaşları arasında ayrım yapmaz, devlet birleştiricidir.
********
Süper Lig temsilcimiz Kayserispor için bugünlerde ne söylesek az gelecek. Hani masallara başlarken 'Bir varmış, bir yokmuş' diye bir başlangıç yapılır ya, Kayserispor'da da son dönemlerde yaşanan olaylara baktığımızda tam da bu söylemi aklımıza getiriyoruz. Hani transfer tahtası ile ilgili 'Kim ne yapıyor?' sorusu hep havada kalan bir soru olarak karşımıza çıkıyor. Sadece transfer tahtası değil diğer taraftan transferleri ne yapıyoruz derseniz, o da ayrı bir muamma. Bakın Kayserispor 2 hazırlık karşılaşmasında sonra üçüncüsünü Alanyaspor’la yaptı. Peki bu hazırlık karşılaşmalarında Kayserispor hangi kadrolarla mücadele etti? Diyorum ya hâlâ akıllardaki o soru işaretleri cevap bekliyor. Son günlerde ortaya çıkan vergi borcu ise aslında bu işin tuzu biberi diyebilirim. Haftaya cuma gününe kadar transfer tahtasını açması gereken bir kulüp var. Peki ‘açamazsa ise ne olacak?’ demeye dilim varmıyor! İşte o zaman vah ki vah! Şunu söylemek isterim ki tahta konusunda bir sorun çıkmayacak ama kulübün böyle oradan veyahut da diğer taraftan gelen borçları artarsa, işte o zaman ne yapacağımızı düşünmemiz gerekir. Bir bakmışsınız ki birkaç yıl öncesinde değil beş altı yıl öncesinde forma giyen bir kalecinin bile borcu bu günlerde FIFA tarafından size ceza olarak gelebiliyor. İyi de ‘bunların sorumlusu şimdiki yönetim mi, yoksa geçmişte yaşayanlar mı?’ diye de sormak ve bedelini ödetmek gerekmez mi?