Mustafa GÜRBÜZ


AK Parti ve CHP’den ‘siyaset-ticaret’ atışması

Mustafa GÜRBÜZ


İlimizde o kadar renkli kişilikler var ki, hemen her gün birbirlerini incitmeden tartışma ortamlarını yapabiliyor, hatta bunların ötesinde sözlerini karşılıklı olarak birbirlerinin yüzlerine de söyleyebiliyorlar. Tabi bunlar belirli sayıda olan kişiler. Bu sayının altını çizmeden geçmek istemem. AK Partili Çopuroğlu ile CHP’li Genç bu saydığım isimlerden sadece ikisidir. Onu da parantez içerisinde belirtmiş olayım. Bu gün şahit olduğum olay, benim bildiğim ama bazılarımıza ilk defa denk gelen bir durumdu. Organize Sanayi’deki fuar merkezinde kapı fuarı açılışı vardı. Bu açılışta kürsüye çıkanlar birbirlerine iltifatlar yağdırıyor, her çıkan ağzında kalabalık sözlerle, ‘Kayseri’nin kapı sektörü konusunda Türkiye’de birinci olduğundan’ söz edip iniyordu. Ta ki bir isim kürsüye çıkıncaya kadar. CHP’li Genç sıra kendisine gelince kürsüye çıktı ve söyledikleri karşısında salonda bir anda herkes birbirine baktı, ‘ne oluyor yahu’ demekten geri kalamadı. 

İşin başka bir boyutu ise kürsüde Milletvekili Aşkın Genç’in söylemleri karşısında bir başka siyasinin ‘Biz yıllarca hep seçilen isimler olarak işimizi yaptık, ancak şu anda olduğu gibi asla vatandaşa biz birinci partiyiz, biz en çok oy alanız, diyerek çalışma yapmadık’ diye söylenmesi oldu. Bu söylemin arkasından kendisine de, ‘Sayın Çopuroğlu’nun kürsüye çıkışını bekleyin’ dedim. Her zaman ‘hazır cevap ‘ olarak bildiğim Çopuroğlu bu salvo karşısında sessiz kalmayacaktı. Tahmin ettiğim gibi de oldu. Hatta biraz daha ilerleterek işin ‘İngilizce’ bölümüne bile vurgu yaptı. Tam kürsüye çıktı ve hoş beş güzel sözlerden sonra Çopuroğlu, ‘burası ticaret yeri. Siyaset yapmak uygun değil’ diyerek salondakilerin alkışını aldı. 

İşin tuhaf tarafı ise bu iki milletvekili de gençlik yıllarında aynı okulda okumuş ve şakalaşmaları da, sözleri de hep karşılıklı olmuş isimler. Söylemlerini birbirlerinin yüzüne karşı açık sözlü bir şekilde yapabiliyorlar. Yaşanan bu süreç sonrasında belki bazılarımız ‘kırgınlık veya kızgınlıklar oldu mu?’ diye düşünebilirler ancak tanıdığım bu iki isimlerde hiç o dallara basacak kişiler değil benden söylemesi…