Tarih: 21.05.2025 10:42

Üzerine çaydanlık devrilen 1 yaşındaki bebek dehşeti yaşadı, vücudunun yüzde 15’i yandı

Facebook Twitter Linked-in

İstanbul’da babaannesi mutfakta yemek yaptığı sırada üzerine kaynar çaydanlık devrilen 1 yaşındaki Defne Mila’nın vücudunun yüzde 15’i yandı. Babaannesinin hemen minik bebeği çeşme suyunun altına tutması hasarın boyutunun önüne geçerken hastasının durumuna ilişkin bilgi veren Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Mustafa Turan, "Yüzde 15 civarı, 2’nci derece ayağında yanıkları vardı, yoğun bakımda bir süreç geçirdi, toparlamaya başladı. Yanıklar olduğunda mutlaka enerjinin alınması lazım, çeşme suyuna tutulması olayın ilerlemesini, deri kayıplarını veya sakatlıkları engelleyici bir hamle oluyor" dedi.
İstanbul Güngören’de yaşayan 54 yaşındaki Adile Baydere iddiaya göre 5 Mayıs Pazartesi günü saat 16.30 sıralarında mutfakta yemek yaparken kaynar çaydanlığın demliği 1 yaşındaki torunu Defne Mila’nın üstüne döküldü. Küçük çocuk acıyla çığlık atarken babaannesi ise hemen mutfak lavabosunun içine oturttu. Torununu yaklaşık 10 dakika çeşme suyu altında beklettiğini söylerken hemen torununun anne babasını aradı, eve gelen ambulansla Başakşehir Çam ve Sakura Şehir Hastanesi’ne götürüldü. Küçük çocuk Avrupa’nın en büyük merkezlerinden biri arasında gösterilen Yanık Tedavi Merkezi’nde tedavi altına alındı. 3 günlük yoğun bakım sürecinin ardından servise alınan Defne Mila’nın tedavisi serviste devam ederken Yanık Tedavi Merkezi Sorumlusu, Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Mustafa Turan hastasının durumuna ilişkin bilgi verdi, yanık durumunda yapılması gerekenleri sıraladı. Babaannenin kaynar su dökülen çocuğu çeşme suyu altında bekletmesinin önemli bir ilk yardım müdahalesi olduğunu ifade eden Prof. Dr. Turan, küçük çocukların olduğu ortamlarda daha dikkatli olunması gerektiğini vurguladı. Babaanne Adile Baydere ise olay sırasında kendisinde de yanıklar oluştuğunu ancak eve gittiğinde fark edebildiğini söyleyerek ailelere daha dikkatli olunması çağrısında bulundu.

"O anda aklıma gelen; suyun altına tutmam gerektiğiydi çünkü öğrenmiştim"
Torununun başına gelen durumu anlatan 54 yaşındaki babaanne Adile Baydere, "Defne Mila torunum, 5’inci ayın 5’inde mutfakta herhangi bir babaanne, anneanne gibi yemek yaparken başımıza bir kaza geldi. Defne Mila’nın üstüne çaydanlık devrildi, o anda panik oldum ama duyduğum şeyleri unutmadım, onu aldım, olduğu gibi lavabonun altına tuttum. 10 dakika suya maruz bıraktım, sonra çıkarttım. Hiç beklemedik, ambulans hemen geldi, bizi Çam ve Sakura Şehir Hastanesi’ne getirdi. Sonra hocalarımız elinden geleni yaptı, 3 gün yoğun bakımda yattı. O anda tek aklıma gelen şey; onu suyun altına tutmam gerektiği çünkü bunu daha öğrenmiştim, çalıştığım iş yerinde yangınla ilgili ufak eğitimlerimiz vardı. Çok dikkat edilmesi gerekiyor, hele de çocuklarda ama ev kazası işte başımıza geliyor, panik yapmamak gerekiyor. Benim ayağım, karnım yanmış ben bunların hiç farkında değilim. O gece annesi, babası geldi, saat 24.00’da eve gittik, eve gidince fark ettim karnımdaki yanığı" dedi.

"Yüzde 15 civarı, 2’nci derece ayağında yanıkları vardı"
Küçük çocukların bulunduğu ortamlarda kazalara neden olabilecek durumlara karşı azami dikkat gösterilmesi gerektiğini söyleyen Yanık Tedavi Merkezi Sorumlusu, Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Mustafa Turan, "Çocuklar özellikle 1 yaş döneminde yürümeye, çevreyi anlamaya başlıyorlar. Bu dönemde sıcak, soğuk suyu, elektriği tam algılayamadıkları için çok hareketli oluyorlar, baş edilemiyor. Sıcak su maruziyeti söz konusu olmuş, tabi çocuklar hiperaktif oluyor. Hastamızın yüzde 15 civarı, 2’nci derece, ayağında yanıkları vardı, geldiği andan itibaren yakın takibe aldık, yoğun bakımda da bir süreç geçirdi. Daha sonra toparlamaya başladı, burada ailenin yaklaşımları da çok önemli, yavaş yavaş halkımızda bu ilk yardım tedavilerini öğrenmeye başladı. Mutlaka bir çeşme suyu sıcaklığı diyoruz, suya tutulması olayın ilerlemesini, daha derinleşmesi, tam kat deri kayıplarını veya sakatlıkları engelleyici bir hamle oluyor. Ev kazaları hayatımızın bir parçası aslında çok dikkat etmek lazım. Açıkta elektrik tellerinin bırakılmaması, sıcak çay, kahve bunların çocukların uzanamayacağı pozisyonda oluşturulması, çay demlediysek açıkta kalmaması, arabaların içinde yaz sıcağı geliyor çakmak bırakılıyor, o bir anda bombaya dönüşebiliyor" dedi.

"Türkiye’de yanıkların organize edildiği bir sistem var"
Yanık durumlarında ilk yardım süreçlerine yönelik konuşan Prof. Dr. Turan, öncelikle yanık oluşan noktanın 10-15 dakika çeşme suyunda bekletilmesi, sonrasında kıyafetlerin çıkarılması gerektiğini söyleyerek, "Yanıklar olduğu zaman mutlaka oradaki enerjinin, ısının alınması lazım. Sonrasında da fazla geciktirilmeden en yakın bir sağlık kuruluşuna ulaştıktan sonra Türkiye’de yanıkların organize edildiği bir sistem var. Yanık oranlarına göre merkezlere, ünitelere dağıtılması ve tedavisinin ilerleme algoritması oturmuş durumda. İz kalma durumları çok derin, balistik yanıklarda, iyileşmeyen, enfekte, yönetilemeyen yanıklarda gerçekleşiyor. Son yıllarda olan tedavilerle yüzde 90-95’inde artık iz sorununu çözmüş oluyoruz. Halkımız için güzel bir an bir anda kötüye dönüşebiliyor. Babaanne orada kendisini feda ediyor, kötü dönemi atlatmaları için maksimum uğraşıyor, o yüzden biz de onlara teşekkür ediyoruz" dedi.



Orjinal Habere Git
— HABER SONU —
G-F0G61HQYBB