"Tik Douloureux, yüzyılın en şiddetli ağrılarından birine neden oluyor"
Trigeminal Nevralji (TN), halk arasında ‘Tik Douloureux’ olarak bilinen, yüzün bir tarafında aniden ortaya çıkan ve şiddetli ağrılara yol açan kronik hastalık hakkında konuşan. Doç. Dr. Mustafa Kılıç, "İnsanlığın en şiddetli ağrılarından biri. Hastalar keskin, elektrik çarpmasına benzer dayanılmaz acı çeker" dedi.
Her yıl yaklaşık 150 bin kişiye TN teşhisi konulmaktadır. BHT CLINIC İstanbul Tema Hastanesi’nden Beyin ve Sinir Cerrahisi Doç. Dr. Mustafa Kılıç, "Hastalığın kadınlarda erkeklere oranla iki kat daha fazla görülür. Genellikle 50 yaş üzerindeki bireyleri etkilemektedir. Genellikle alt çene ve yanakta hissedilen bu ağrı, bazen göz ve alın bölgesine de yayılabilir. Yemek yemek, diş fırçalamak veya hafif bir dokunuş bile ağrıyı tetikleyebilir" açıklaması yaptı.
"Ayrıca, TN’nin primer ve sekonder olarak iki gruba ayrılmaktadır" diyen Doç. Dr. Kılıç, Primer TN’nin trigeminal sinire baskı yapan bir damardan, sekonder TN’nin ise tümör, MS, kist, yüz travması veya sinir hasarı gibi nedenlerden kaynaklandığını ifade etti.
Belirtiler ve tanı süreci
TN’nin belirtileri hastadan hastaya değişebilir ve genellikle iki ana tipte görülür. Doç. Dr. Kılıç, "Tip 1 (TN1) hastalarında keskin, zonklayıcı ve ani ağrılarla, Tip 2 (TN2) hastalarında ise daha sürekli ve sızlama şeklinde ağrıların ortaya çıkmaktadır. TN atakları haftalarca sürebilir ve bazı hastalar remisyon dönemleri yaşayabilir. Ağrı genellikle yüzün tek tarafında hissedilir, ancak nadiren her iki tarafı da etkileyebilir. Tanı, hastanın semptomlarının detaylı incelenmesiyle konulmakta olup Manyetik Rezonans Görüntüleme (MRG) gibi yöntemler sinire baskı yapan damar veya tümör olup olmadığını belirlemek için kullanılmaktadır" dedi
Tedavi yöntemleri
"TN’nin tedavisinde öncelikli olarak ilaç tedavisi uygulanır" diyen Doç. Dr. Kılıç, Karbamazepin, en sık kullanılan ilaçtır, ancak bu ilaç zamanla etkinliğini kaybedebilir veya ciddi yan etkilere neden olabilir" dedi. Doç. Dr. Kılıç şöyle konuştu:
"İlaç tedavisinin yetersiz kaldığı durumlarda cerrahi ve girişimsel tedavi seçeneklerine başvurulabilmektedir. Mikrovasküler dekompresyon, trigeminal sinire baskı yapan damarın yerinden kaldırılmasıyla ağrıyı hafifletmeyi amaçlayan bir cerrahi yöntemdir. Radyofrekans rizotomi, balon kompresyonu ve gliserol rizotomisi gibi perkütan prosedürler sinirin kontrollü olarak hasara uğratılmasıyla ağrı iletimini engeller. Gamma Knife gibi stereotaktik radyocerrahi, trigeminal sinire yüksek dozda radyasyon vererek ağrı sinyallerinin iletimini durdurur ve hastaneye yatış gerektirmeyen non-invaziv bir yöntem olarak öne çıkar."
"Yaşam kalitesini artırmak için erken teşhis önemli"
Doç. Dr. Kılıç, "Trigeminal nevralji, hastaların günlük yaşamlarını ciddi şekilde kısıtlayan bir hastalıktır. Yemek yemek, konuşmak veya yüzünü yıkamak gibi basit eylemler bile ağrıyı tetikleyebilir" diyerek tedavi edilmeyen vakaların depresyon ve anksiyete gibi psikolojik sorunlara yol açabileceğini ve bu nedenle erken teşhis ile uygun tedaviye başlanmasının önemini vurguladı.