Tariq Qureishy: "Dil öğrenimi çok kolaylaşacak, devrim niteliğinde değişecek"

Tariq Qureishy:

Tariq Qureishy: "Dil öğrenimi çok kolaylaşacak, devrim niteliğinde değişecek"

Palandöken Ekonomi Forumu’nda konuşan Xponential Group Kurucu CEO’su Tariq Qureishy, "Dil öğrenimi çok kolaylaşacak, devrim niteliğinde değişecek. Tıpta ise her birimiz âdeta ‘süper güçlere’ sahip olacağız. Bugün 150 yaşına kadar yaşayacak bir çocuk zaten doğdu. Önümüzdeki 10 yılda yapay zekâ sayesinde birçok hastalık tamamen ortadan kalkacak" dedi.
Palandöken Ekonomi Forumu, ikinci gününde ‘’Geleceği Hızlandırmak Yapay Zekânın Dönüştürdüğü Endüstri ve Hizmetler’’ oturumu ile devam etti. Birleşik Arap Emirlikleri’nde faaliyet gösteren Xponential Group Kurucu CEO’su Tariq Qureishy, oturumda ‘’Dönüşümü Anlamak Geleceğe Yön Vermek’’ başlıklı sunumunda teknoloji, yapay zekâ ve dijitalleşmeden etik değerlere uzanan önemli konulara değindi. Sözlerine ‘’Geleceğin büyük bir kısmı aslında zaten gerçekleşti, sadece eşit dağılmadı’’ ifadeleriyle başlayan Qureishy, moderatörün ‘’Acaba siz on kat büyüme hızına sahip bir dünyaya hazır mısınız?’’ sorusuna ‘’Çoğumuz buna hazır değiliz. Çünkü beynimiz doğal olarak doğrusal (lineer) düşünmeye alışkın’’ cevabını verdi.
Qureishy, ‘’Kendi kişisel yeteneklerinizi, güçlü yönlerinizi, süper güçlerinizi geliştirerek geleceğe hazır mısınız?’’ sorusuna ise ‘’Çoğu zaman bu konuda geri planda kalıyoruz. Geçmişte takılıp kalıyoruz’’ cevabını verdi.
Qureishy, üretim, finans ve klasik iş dünyasından teknoloji odaklı iş dünyasına doğru geçişle alakalı yaptığı değerlendirmede, ‘’Artık iş yapan bir teknoloji dünyasından iş yapan bir yapay zekâ dünyasına doğru ilerliyoruz. Bu yüzden zihniyetimizin ve iş yapış biçimlerimizin de köklü şekilde değişmesi gerekiyor’’ dedi.

"Birçok hastalık tamamen ortadan kalkacak"
Moderatörün 27 Nisan 2035 tarihini simüle eden bir haber bülteniyle ilgili sorusu üzerine Qureishy, "Bazı şeyler zaten çok açık. Bunlar olacak. Hatta şimdiden oluyor. Örneğin dil öğrenimi çok kolaylaşacak, devrim niteliğinde değişecek. Tıpta ise her birimiz âdeta ‘süper güçlere’ sahip olacağız. Bugün 150 yaşına kadar yaşayacak bir çocuk zaten doğdu. Önümüzdeki 10 yılda yapay zekâ sayesinde birçok hastalık tamamen ortadan kalkacak. Kafamıza çip takılması ve bunun nasıl çalışacağı gibi konularda biraz iyimser konuşuyorum fakat bunların hepsi şimdiden başladı bile. Bugün bile cerrahlar robotlarla çalışıyor. Gelecekte her birimizin birer ‘dijital ikizi’ olacak ve tıbbi hatalar yüzde 90 oranında azalacak. İşte böyle bir dünyaya doğru gidiyoruz" dedi.
Qureishy, muhtemel senaryolarını sıraladıktan sonra dinleyiciler ve katılımcılara dönerek, ‘’Peki siz bu dünyaya hazır mısınız? Kaç kişi hazır hissediyor kendini?’’ sorusunu yöneltti. Yalnızca bir kişinin el kaldırdığını gören Qureishy, bu kişiyle tanışmak istediğini, kendisinin henüz hazır hissetmediğini söyledi.

"Toplumsal dönüşüm ve insani dönüşüm de gerekiyor"
Qureishy, sosyal, siyasi ve iş dünyasındaki değişimlerin teknolojik değişim kadar hızlı olmadığını ifade ederek, "Teknoloji ise artık üstel hızla ilerliyor. Tarihte ilk kez geçmişimiz bugünü, bugünümüz geleceğimizi temsil etmiyor. Gelecek bugünü şekillendiriyor. Ve biz bu geleceği doğru zamanda yakalamalıyız. Bugün her sektör değişiyor. Kimisi direnmeye çalışıyor ama bu değişim kaçınılmaz. Bu nedenle sadece dijital dönüşüm değil, aynı zamanda toplumsal dönüşüm ve insani dönüşüm de gerekiyor. Üçü birlikte olmalı. Benim görevim, sizleri geleceğe hazır, geleceğe dayanıklı ve geleceğe uygun hale getirmek. Bugün de bunu başarmaya çalışacağım’’ dedi.

"Yapay zekâ, iklim, genetik geleceği şekillendirecek"
Qureishy, ‘’Geleceğimizi şekillendirecek en önemli şey nedir sizce?’’ sorusuna çoğunluğun yapay zekâ, iklim, genetik gibi cevaplarına karşılık, ‘’Evet, bunlar çok önemli. Mobil teknoloji diyenler de var, değişim diyenler de. Ama benim farklı bir tezimin olduğunu söylemek istiyorum. Ben inanıyorum ki geleceğimizi güven şekillendirecek. Hemen ardından gerçeklik ve etik gelecek. Çünkü güven olmadan hiçbir şey çalışmayacak. Bugün yöneticilere, medyaya, şirketlere güvenmiyoruz. Eğer veriye, bilgiye, karşımıza çıkan içeriğe güvenmezsek yapay zekâ bir ‘kitle imha silahı’ hâline dönüşebilir. Ve bunu istemiyoruz. Geleceğin temelinde güven inşa etmek zorundayız: Veriye güven, bilgiye güven, insana güven. Unutmayalım: Sevgi, empati, neşe ve insanlık olmadan bir dünya yaşanacak bir dünya değildir. Biz geleceği inşa ederken bu değerlerden asla vazgeçmemeliyiz’’ diye konuştu.