Tarih: 12.07.2025 23:50
Otel yangınında ölen kızının son sözlerini anlattı: "Anne ölmek istemiyorum"
Bolu’daki Grand Kartal Otel yangınında eşini ve kızını kaybeden Yaprak Yeşilada Yalçın, "Orası öyle bir tabutmuş ki kimse çıkamadı. Koridora çıktık ve kızımı son görüşümdü. Odadan çıkarken kızım bana, ‘Anne ölmek istemiyorum’ dedi. Ciğerlerimde yanma hissettim ve bilinç kaybı yaşadım. Kendimi başka bir odaya attım, etrafa baktım, büyük kızım benimleydi. Kızımın telefonuyla eşimi aradım, sadece yan odaya geçebilmiş, ‘Kapatmam gerekiyor’ dedi ve o benim eşimle son görüşmem oldu" dedi.
Bolu Kartalkaya Kayak Merkezi’nde 78 kişinin hayatını kaybettiği, 133 kişinin yaralandığı Grand Kartal Otel yangınına ilişkin aralarında otelin sahibi ve belediye yetkililerinin de bulunduğu 19’u tutuklu 32 sanığın yargılandığı davanın duruşması, 6’ncı gününde müşteki beyanlarıyla devam ediyor. Faciada eşini ve kızını kaybeden müşteki Yaprak Yeşilada Yalçın, yangından büyük kızıyla kurtulduğunu aktararak, "Benim eşim çok iyi bir babaydı. Yüzlerce, binlerce öğrenci yetiştirmiş bir insandı. Ben nasıl çıktım, o nasıl çıkamadı? Orası öyle bir tabutmuş ki kimse çıkamadı. Koridora çıktık ve kızımı son görüşümdü. Odadan çıkarken kızım bana, ‘Anne ölmek istemiyorum’ dedi. Ciğerlerimde yanma hissettim ve bilinç kaybı yaşadım. Kendimi başka bir odaya attım, etrafa baktım, büyük kızım benimleydi. Kızımın telefonuyla eşimi aradım, sadece yan odaya geçebilmiş, ‘Kapatmam gerekiyor’ dedi ve o benim eşimle son görüşmem oldu" dedi.
"Bu unvanları alan kişilerin kendilerini bu kadar küçültebileceklerini düşünmedim"
Yalçın, konuşmasına şöyle devam etti:
"Biz 5 gün boyunca bütün sanıklardan nasıl sorumluluk almadıklarını dinledik. Bu unvanları alan kişilerin kendilerini bu kadar küçültebileceklerini düşünmedim. Benim en büyük güvencem yüce Türk yargısı. Sizlerin en adaletli kararı vereceğinize inancım tamdır."
"Yangın merdiveni kapısı tahtadandı"
Müşteki Nazmiye Şişli ise, arkadaşıyla otelin 11. katında konakladıklarını ifade ederek, "Olay gecesi uyuyamadım. İçimde bir huzursuzluk vardı. Orman okulu için orada bulunuyorduk. Merve İlgin’in özel hayatında da arkadaşı olan Elif Vanlıoğlu beni aradı. Saat 03.29’da aradı. Elif abla bana, ‘Merve’yi uyandır asansöre binmeyin, aşağıya inin’ dedi. Odanın içine dumanlar dolmaya başladı. Otelde bizi uyaracak herhangi bir sistem yoktu. Sonrasında Merve abla bir panik havasına girdi. Dışarı çıkmaya çalıştı. Benim bulunduğum odayla yangın merdiveni yan yanaydı. Dumanlar oradan geliyordu. Göz gözü görmüyordu. Bağır çağır asansörü bulduk. Merdiven boşluğunu bulduk. Oradan aşağı inmeye başladık. 5. katta resepsiyon bölümüne gittik. Elif ve Emir Aras, kızları ve otel çalışanlarını saat 03.33 sıraları dışarıda gördüm. Panik havasındalardı. Yangın merdiveni kapısı tahtadandı" dedi.
Orjinal Habere Git
— HABER SONU —
G-F0G61HQYBB