Tarih: 24.05.2025 12:45
Muğla’nın ürünlerini dünyaya pazarlayacaklar
Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği Muğla Şubesi üyeleri tarafından yöre ürünlerinin değerlendirilmesi ve ülke ekonomisine katma değer oluşturması için 2020 yılında kurulan meyve suyu tesisi gözünü Avrupa ve Dünyaya dikti.
2020 yılındaki pandemi nedeniyle uzun süre üretim yapmayan tesiste seri üretim başladı. Tesiste hijyenik ortamda yapılan üretime gıda mühendisleri başta olmak üzere 40 kişilik bir ekip görev yapıyor. Kuruluşundan hemen sonra Pazar payı artan ve tesiste üretilen ürünlere talep nedeniyle 2025 yılında 900 ton yöre ürünlerinden oluşan mandalin, portakal ve nar suyu üretimi gerçekleştirildi.
Muğla MÜSİAD Üyesi ve İşletme Yönetim Kurulu Başkanı Sayim Akdeniz, önümüzdeki yıllarda hem kapasite artırımı, hem de tesiste yapılacak yenilikler ile esas hedefin Avrupa ve ABD olduğunu açıkladı. Özellikle İngiliz ve ABD standardı ile ilgili çalışmaların devam ettiğini ve bu yıl içinde bu iki standardı alarak Avrupa ve ABD pazarına girmek istediklerini açıkladı.
Muğla’nın ürünleri değerlendirilerek dünyaya tanıtılacak
MÜSİAD üyeleri ile ortak kurdukları tesiste esas amacın üretimden kaynaklı kar değil, şirketin piyasa değerinin yükseltilmesi olduğunu belirten Sayim Akdeniz, "Muğla’nın ürünlerini tamamen değerlendirip ve dünyaya tanıtma amacıyla kurulmuş, tamamen doğal, içerisinde hiçbir katkı kullanılmayan meyve suyu şirketi olarak 2020’de başladık. Ancak faaliyetler pandemiden dolayı aktif hale gelmedi. Geçen seneden itibaren resmi olarak faaliyetimize ve üretimimize başladık. Köyceğiz’in portakalını, Dalyan’ın narını, Ortaca’nın limonunu kullanmaya çalışıyoruz. Ama yetmediği zaman Antalya’dan da Mersin’den de ürün alıyoruz. Buradaki temel yaklaşım şu şekilde. Bizim geleneksel olarak evlerimizde özellikle misafirlerimiz için yaptığımız narı sıkıp, sezonunda sıkıp, ondan sonra dolaplarımıza, eksi dolaplara koyduğumuz, sonra misafir geldiği zaman ikram ettiğimiz sistemin endüstriyel hale getirilip, tamamen insanlara sağlıklı, doğal ürün vermek" dedi.
Ürünler otel, kafe ve restoranlarda kullanılıyor
İçinde hiçbir katkı maddesi bulunmayan, tamamen yörenin ürünlerinden oluşan meyve suyunun üretim aşaması hakkında bilgi veren Sayim Akdeniz, "Önce ürün sıkılıyor, meyveden su haline getiriliyor. Eksi 40 odamız var. Eksi 40 odada şoklanıyor. Eksi 40’dan çıkartıldıktan sonra eksi 18’de saklanıyor. Daha sonra yarı mamul halinde saklanan bu ürünler, son ürün haline getirileceği zaman tekrar eksi 18’den alıp çözündürülüp şişeleniyor. Ve eksi 40’da tekrar şoklanıp eksi 18’de son kullanıcıya gideceği günü bekliyor. Bu şekilde daha çok otel, kafe, restoran zinciri marketlerde ürün kullanılıyor. Ama son dönemde de zincir marketlerde, özellikle lüks marketlerde bizim ve bizim gibi bu ürünü yapan muadil firmaların ürünleri satışa başladı. Ama daha çok sektör otel, kafe, restoran zincirinde daha aktif şu anda yürüyor" dedi.
"Bizim vizyonumuz tamamen yurt dışı"
Yöre ürünlerinin tüketiminin iç piyasada olduğu kadar esas amacın yurt dışı pazarı olduğunu belirten Akdeniz, "Kapasite yaklaşık biz bu sene için 750 ton limonata, 150 ton civarında da portakal ve nar yaptık. 900 ton civarında bu sene ürün yaptık. Ama önümüzdeki yıl kapasiteyi arttırıp bunu 2 bin tonlara çıkarmayı planlıyoruz. Fakat bunlar hedef tabii. Bunları yapabilmek için de organizasyonumuzun ona göre şekillenmesi lazım. Bu uzun bir süreç. Her yıl bunu geliştirerek arttırmayı planlıyoruz. Dediğim gibi çünkü tamamen amaç yurtdışıydı. Burada biz sürece girdikten sonra yurtdışında da ciddi bir kapasite olduğunu gördük. Bu kapasiteyi yarı yarıya yurtdışı ve yurtdışı diye paylaştırabilirsek başarılı olmuş sayacağız kendimize" dedi.
İngiliz ve ABD Kalite standardı
Üretimi yapılan meyve sularının yurt dışı pazarda değer görmesi için kalite ve standart belgesi için de çalışmalar yaptıklarını söyleyen Akdeniz, "Özellikle İngiliz standartı ve Amerikan standartı var. Biz şimdi iki standartla alakalı da çalışmalarımız devam ediyor. Muhtemelen bu yaz bu standartları sağlayacağız ve kalite yönetim sistemimizi tamamen bu standartlar üzerinden yapacağız. Ondan sonra da Avrupa’ya veya Dünya’ya açılmamız çok daha kolay olacak" dedi.
Orjinal Habere Git
— HABER SONU —
G-F0G61HQYBB