Memur-Sen Kadınlar Komisyonu Başkanı Aydın: "Annenin işçisi ve memuru olmaz, alın terimiz, emeğimiz ortaktır"

Memur-Sen Kadınlar Komisyonu Başkanı Aydın:

Memur-Sen Kadınlar Komisyonu Başkanı Aydın: "Annenin işçisi ve memuru olmaz, alın terimiz, emeğimiz ortaktır"

Memur-Sen Kadınlar Komisyonu Başkanı Sıdıka Aydın, "Annenin işçisi ve memuru olmaz, alın terimiz, emeğimiz ortaktır. Sorunlarımız farklı görünse de özünde benzerdir. Çözüm ise birliktelik ve dayanışmadır" dedi.
Hak İşçi Sendikaları Konfederasyonu (HAK-İŞ) Kadın Komitesi ve Memur Sendikaları Konfederasyonu (Memur-Sen) Kadınlar Komisyonu iş birliğinde ‘Türkiye Yüzyılında Kadın Emeği Paneli’ raporu tanıtım toplantısı gerçekleştirildi. HAK-İŞ ev sahipliğinde gerçekleşen toplantıda akademisyenler, uzmanlar ve teşkilatların katkılarıyla hazırlanan raporun sunumu yapıldı.
Toplantıda konuşan Memur-Sen Kadınlar Komisyonu Başkanı Sıdıka Aydın, geçmiş dönemde kadın komitesiyle birlikte ‘Türkiye Yüzyılında Kadın Emeği’ başlığı altında bir panel ve bir dizi çalıştay gerçekleştirdiklerini anımsatarak, "Bugün sizlerle buluşturduğumuz bu toplantıda işte o çalışmaların ürünü olan raporumuzu kamuoyuyla paylaşıyoruz. Bu rapor sadece bir tespit belgesi değil. Aynı zamanda geleceğe dair soluk tekliflerin çözüm önerilerinin ve yol haritalarının ortaya konulduğu bir vizyon belgesidir" şeklinde konuştu.

"Annenin işçisi ve memuru olmaz"
Yürütülen 8’inci dönem toplu sözleşme görüşmelerinde en temel meselelerinin aile olduğuna ve bu kapsamda teklifler sunduklarına dikkati çeken Aydın, "Kamu iş verenine; ‘Gelin bu masanın kazananı aile olsun’ dedik. Biliyoruz ki bu teklifler yalnızca kadın çalışanların değil aynı zamanda devletin gelecek nesillere ve topluma karşı yerine getirilmesi gereken bir sorumluluktur. Annenin işçisi ve memuru olmaz, alın terimiz, emeğimiz ortaktır. Sorunlarımız farklı görünse de özünde benzerdir. Çözüm ise birliktelik ve dayanışmadır. İşte biz bu çalışmada bu birlikteliği ve bu dayanışmayı gösterdik" değerlendirmesinde bulundu.

"Bu raporun aile kurumunu güçlendirilmesine katkı sunacağına inanıyoruz"
Hazırladıkları raporun aynı zamanda politika yapıcılarına açık bir çağrıda bulunduğunu vurgulayan Aydın, şu ifadeleri kullandı:
"Hazırladığımız bu raporun toplumsal yapının temini olan aile kurumunu güçlendirilmesine iş, aile, sosyal yaşam dengesinin sağlanmasına, kadın emeğinin korunup desteklenmesine ve gelecek nesillerin daha güçlü bir zeminde yetişmesine katkı sunacağına yürekten inanıyoruz. Biz sadece bir sendikal rapor sunmuyoruz. Biz aynı zamanda politika yapıcılara açık bir çağrı yapıyoruz. Diyoruz ki; kadın emeğini koruyacak ve aileyi güçlendirecek politikaların mevzuatına gelin. Doğum, süt, kreş, izin, yarı zamanlı çalışma ve esnek çalışma modellerinin kalıcı düzenlemelerle garanti altına alınmasını istiyoruz. Vergi politikalarının aile dostu bir yaklaşımla yeniden şekillendirmesini, kamu personel rejiminde kadın ve aileyi gözeten reformların yapılmasını, mobbing ve şiddete karşı daha güçlü yasal mekanizmalarının kurulmasını talep ediyoruz. Eğitim, sağlık ve sosyal hizmetlerde kadın çalışanlarının yükünü hafifletecek özel tedbirlerin hayata geçirmesini bekliyoruz. Çünkü biliyoruz ki bu adımlar atıldığında sadece kadınlar değil, aile, toplum ve gelecek de kazanacaktır."

"Raporu hazırlamaktaki temel amacımız hakların eşitlenmesi"
HAK-İŞ Kadın Komitesi Başkanı Fatma Zengin ise, bu raporu hazırlamaktaki temel amaçlarından bahsederek, "Raporu hazırlamaktaki temel amacımız işçi ve memur ayrımı yapılmaksızın öncelikli olarak kadın hakları, sonrasında da aile aileye ilişkin, ebeveynlere ilişkin hakların eşitlenmesi" ifadelerini kullandı.
‘Aile Yılı’ kapsamında ailenin güçlendirilmesi adına çalışma hayatıyla ilgili sorunların düzeltilmesi gerektiğini aktaran Aydın, "Ebeveyn haklarının anne ve babaya sağlanan hakların yine işçi ve memur ayrımı gözetmeksizin eşitlenmesini istiyoruz. Çünkü bir çocuğun anneye ve babaya olan ihtiyacı, işçi veya memur olmasına bakılmaksızın aynı şekilde ihtiyacı bulunmakta. Bunun da eşitlenmesi gerektiğini düşünüyoruz" diye konuştu.

"Yükümlülüklerin sadece kadının üzerine kalmamasını istiyoruz"
Zengin, taleplerinden bahsederek şu ifadeleri kullandı:
"Aileyi önceleyen bir vergi sisteminin kurulmasını istiyoruz. Vergi düzenlemesi yapılmasını istiyoruz. İzinlerde, düzenlemelerde, ebeveyn haklarında yeniden bir düzenleme yapılmasını talep ediyoruz. 36 aya kadar ücretli izin hakkı tanınmaz. Hem anneye hem babaya ikisini de kullanabileceği şekilde çocuğun 3 yaşına kadar anne ve babaya ihtiyaç olduğu dönemde özellikle ebeveyn izinleri düzenlenerek ücretli izin olarak tanımlanmasını talep ediyoruz. Çocuk sahibi olan kadınlara her çocuk başına 2 yıl erken emeklilik, yaş indirimi yapılmasını talep ediyoruz. Ama kadınların ailevi yükümlülüklerini de bir kenara bırakmadan eşiyle birlikte, tüm aileyle birlikte bu sorunların üstlenilmesini istiyoruz. Bu yükümlülüklerin sadece kadının üzerine kalmamasını istiyoruz. Kalmaması için de mevcuttaki hakların daha da genişletilmesini istiyoruz."