Tarih: 29.04.2025 13:27

Kişisel verilerde ’one dose’ tehlikesi

Facebook Twitter Linked-in

Tüketiciler Birliği Genel Başkanı Mahmut Şahin, tıp fakülteleri ile yabancı menşeili bir şirket ile yapılan anlaşma kapsamında hasta bilgilerinin şirkete verilmesine tepki göstererek, "Bizim hastanelerimizin ve üniversitelerimizin bunu yapabilecek imkânı var. Bu imkânı kullanıp hastalarımıza hizmet vermek varken neden yabancı menşeili bir şirkete bu hizmet verdiriliyor. Para kazanmasını da bıraktık, bütün bilgiler oraya gidiyor" dedi.
Tüketiciler Birliği Genel Başkanı Mahmut Şahin, Amerika menşeili One Dose isimli şirket ile bazı tıp fakülteleri arasında yapılan anlaşma gereği hasta bilgilerinin verilmesine tepki gösterdi. Şahin, "Ülkemizde iki üniversitenin tıp fakültesi ile yabancı menşeili bir şirketin anlaşması ortaya çıktı. Hacettepe ve Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi ile One Dose isimli bir şirket sözleşme yapıyor. Bu sözleşme ikinci tıbbi görüş adı altında yapılıyor. Üniversitedeki öğretim görevlileri hasta muayene edemediği için onların tercihen bu sisteme girerek daha önce başka bir şirkete muayene olan, başka bir hastanede tedavi gören bir hastanın ikinci tıbbi görüş için bu öğretim görevlilerinden görüş istemesi üzerine kurulu bir sistem. Burada Amerika menşeili şirket site kuruyor, bu siteye bu hasta giriyor, oraya 3 bin TL para yatırıyor. Bunun bin 300 TL’si ikinci tıbbi görüşü verecek olan öğretim görevlisine veriliyor, 750 TL’sini bu şirket alıyor, kalanını da fakülteye gelir olarak kaydediliyor. Bütün tetkikler, tedaviler, filmler, raporlar ve reçeteler sisteme yükleniyor. Bu sistem bunu öğretim görevlisine gönderiyor. Öğretim görevlisi de bunun üzerinden bir görüş bildirerek hastanın tatmin olmasını sağlıyor. "Biz profesöre de sorduk, o da böyle dedi" diye tatmin olmasını sağlayan bir sistem. Buraya kadar pamuk şekeri gibi sunuluyor ama şöyle bir sıkıntı var. Ne bu şirketin ne de üniversite hastanelerinin Sağlık Bakanlığı’ndan aldığı bir izin yok" ifadelerini kullandı.
Şahin, "Ülkemizde kişisel verileri koruma diye bir kanun var. Bizim verilerimizin yurtdışı menşeili bir sisteme yüklenmesi her açıdan sakıncalı ve tehlikeli. E-nabız diye sistemimiz var ve bu sistem doktorlara da açık. Doktorlarımız neden o sistem üzerinden bu bilgileri almıyor da hastalarımız bütün bilgileri o sisteme yüklüyor. Bu bilgiler bu sistemde nereye gidiyor. Ciddi manada bir sayısı var. Her ay binlerce tıbbi görüş bildiriliyor. Ek geliri bir kenara bırakalım. Bizim ülkemizde Sağlık Bakanlığı’ndan bir izin almadan ne hastane ne şirketin böyle bir işlemi yapması sakıncalı bir durum. Biz bundan razı değiliz. Bunun derhal bitirilmesini istiyoruz. Bizim hastanelerimizin ve üniversitelerimizin bunu yapabilecek imkânı var. Bu imkânı kullanıp hastalarımıza hizmet vermek varken neden yabancı menşeili bir şirkete bu hizmet verdiriliyor. Para kazanmasını da bıraktık, bütün bilgiler oraya gidiyor. Bu bir milli güvenlik sorunudur. Buna dur denilmesi lazım. Sağlık Bakanlığı’nın müdahale etmesini istiyoruz. Burada izinsiz at oynatılamaz. Burası yolgeçen hanı değil. Bizim bir bakanlığımız var, gidip izin alacaksınız. Üniversite hastaneleri bu cesareti nereden alıyor. Sadece üniversitedeki öğretim görevlilerinin para kazanması için direk sözleşme yapılıyor" diye konuştu.



Orjinal Habere Git
— HABER SONU —
G-F0G61HQYBB