Kadın teknik direktör takımını bir maç daha otobüsün üstünden yönetecek

Kadın teknik direktör takımını bir maç daha otobüsün üstünden yönetecek

Kadın teknik direktör takımını bir maç daha otobüsün üstünden yönetecek

Eskişehir’de cezası nedeniyle takımını otobüsün üzerinden oyuncalarını yönetmeyesiyle gündem olan Eskişehirspor Kadın Futbol Takımı Teknik Direktörü Pınar Konca’nın, ulaşım masraflarını kendi cebinden karşıladığı ortaya çıktı. Öte yandan cezası 2 maç olarak belirlenen Konca, Ülküm Spor Kadın Futbol Takımı ile oynanacak müsabakada da takımının başında olamayacak.
Geçtiğimiz hafta sonu Eskişehirspor Kadın Futbol Takımı ile Denizli Sultanlar Spor Kadın Futbol Takımı arasında oynanan maçta Eskişehir temsilcisinin teknik direktörü Pınar Konca, cezasından dolayı stadın yanına çektiği takım otobüsünün üstüne çıkarak taktik vermişti. İhlas Haber Ajansı’nın yaptığı haber sonrası söz konusu durum, kamuoyunda geniş yer almıştı. Geçen sürede Pınar Konca’nın da cezası belli oldu. TFF tarafından 2 maç ceza verilen Konca, önümüzdeki hafta Konya’da oynanacak Ülküm Spor Kadın Futbol Takımı mücadelesinde de takımının başında olamayacak.

Üzerine çıktığı otobüsün ücretini cebinden vermiş
Pınar Konca, cezası ve akabinde otobüsün üzerine çıkmasının medyada yer alması sonrası gelen tepkilerden bahsetti. Sosyal medyadan otobüsün Eskişehirspor’a yakışmadığına dair yorumlar aldığını belirten Konca, otobüsün kulübe ait olmadığına değindi. Teknik Direktör Konca, üzerine çıktığı ve maçlara gittikleri otobüs de dahil olmak üzere takımın ulaşım masraflarını cebinden karşıladığına dikkat çekti.

"Otobüsü zaten kendi paramla tutuyorum"
Kadın futboluna daha çok önem verilmesi gerektiğine değinen Pınar Konca, takımın desteğe ihtiyacı olduğuna vurgu yaparak, "O otobüsü zaten kendi paramla tutuyorum. Ya da o gün içerisinde otobüs sahiplerine söylüyorum, ’hadi bugün de bizden olsun’ diyerek geliyorlar. Kulüple alakası yok bu işin. Otobüsün kulüple alakası yok. Sadece otobüs sahipleri Cem ve Ayhan ağabeyler o gün ’hocam bu sefer otobüs bizden olsun’ dediler ve onlar önayak oldular. Bir önceki gün antrenmana geldik, o zaman yakıtlarını ben koydum. Mesela şoför parası almıyorlar, sadece yakıt parası alıyorlar. Ceza aldığım hafta Konya’ya gittik. Çok makul fiyatlarla götürdüler, yine kulüp yok. Belediyelere bu işte harcama sıkıntısı ve sınırlaması geldiği için belediyelerden otobüs gelemiyor. Bakacak olursanız çok zor durumdayız. Masraf diye bir şey yok. Çünkü biz yönetimle bu şartlarla çıktık yola. Ben açıkçası şehre çok güvenmiştim. Kadınlara, esnafımıza, fabrikatörlere.. Göğüs sponsoru olur, sırt sponsoru olur, şort sponsoru olurlar diye. Ama kiminle görüştüysek yok. Biz kadın takımıyız, bizi bir ayrı çerçevede tutabilirsiniz. Bu konuda bize destek olanlardan bir tanesi Sivrihisar Belediye Başkanı Havil Dökmeci. O bir miktar para desteğinde bulundu. Konya’da Eren Bey var. O benim bu haftaki otel masrafımı karşılıyor. Konya’ya gidiyorum, Konya’daki bir takımla maç yapacağım ve Konya’dan herhangi biri bana önayak oluyor. Üzerine çıktığım körüklü otobüsümüzün o günkü masrafları tamamen kendi inisiyatiflerindeydi. Kulübün neden bu kadar kötü araç verdiğini dile getirmişler ama hiç alakası yok. Bu iki ağabeyimizin de bize destek olmak için yaptıkları bir şey. Bundan önceki Konya deplasmanımızda da yine aynı şekilde ben kendi cebimden yakıtlarını üstlendim. Onlar yine kendi inisiyatiflerini minimuma çekerek bu deplasmanları karşılıyoruz açıkçası, vazgeçmeyeceğim. Yani istedikleri kadar söylesinler, bel aşağısı vurmaya çalışsınlar ya da mesleğimize hakaret etsinler" dedi.

"Türkiye’ye sesimizi duyurduk ama Eskişehir’e sesimizi duyuramadık"
Tüm Türkiye’nin kendisini tanıdığını fakat Eskişehir’den istediği desteği alamadığını belirten Konca, şöyle devam etti:
"Kadınlar Günü olması dolayısıyla komutanlarımızla bir etkinlik vardı. İhlas Haber Ajansı da o yüzden oradaydı. Otobüsün üstüne çıkmak planlanmış bir şey de değil. Orada medyanın olması başka bir plan dahilindeydi. İlginç görüntü sonrası sosyal medyada 1-2 günlük bir popülerlik yakaladık. 10 yıldır bu işi zeminde yapıyorum, 90 dakika boyunca otobüsün üstünde sesimi duyurduğum kadar hiç duyuramamıştım. İyi oldu, kadın futboluna, kadına dair bir şeyler lanse edilmiş oldu. Bizim için güzel ve tatlı bir anı olarak kaldı. Arayan oldu, birkaç radyo programından aradılar. Sosyal medyada aynı şekilde. Sosyal medyada mesajlar adlık; Hollanda’dan, Bakü’den, Almanya’dan, Silopi’den.. 2 maç ceza aldık. Savunmamızı vermiştik ama takdir bu şekilde geldi. Önümüzdeki maçta da cezalı olarak yine saha dışarısında yer alacağım. Bu 90 dakikalık etkinlikte Türkiye’ye sesimizi duyurduk ama sanırım hala Eskişehir’e sesimizi duyuramadık. Eskişehirspor Yönetimi için konuşmuyorum, neden? Çünkü Eskişehirspor’un yeni yönetimindeki kişiler kadın futbol takımının varlığına saygı duyuyorlar ama Eskişehirspor’un bulunduğu maddi sıkıntılardan dolayı destek sağlayamıyorlar. Ben kendimce bir şeyler yapmaya çalışıyorum ve en iyi şekilde de yaptığımı düşünüyorum. Ama nedense Eskişehir halkı bu duruma kör, sağır ve dilsiz olarak yaklaşıyorlar. Bunu çok üzülerek söylüyorum. Biz spor kentiyken sadece futbol anlamında değil, spor anlamında çok ilgisiz, alakasız ve sönük duruma geldik. Eskişehir çok güzel bir yer. Birçok şehrin merkezi, orta noktada. Ulaşım Marmara’ya da Ege’ye de çok kolay buradan. Birçok iş adamı var, iş kadını var. Özellikle iş kadınlarının bu kadar sessiz ve duyarsız kalmasına aklım ermiyor."