Gülsoy: 2025’te ciddi sınavlar verdik, 2026’da dijital ve akıllı üretimle şahlanacağız
Kayseri Ticaret Odası’nda (KTO) 2025 yılının son meclis toplantısı yapıldı. Yılın genel bir değerlendirmesini yapan KTO Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Gülsoy, "2025 yılı küresel fırtınaların ve ekonomik sınavların yılı oldu. Reel sektör olarak ciddi sınavlar verdik ancak enseyi karartmadan; çalışmaya, üretmeye ve ihracat yapmaya devam edeceğiz" dedi. 2026 yılı tahmini gelir ve gider bütçesinin oy birliğiyle kabul edildiği toplantıda Gülsoy, Kayseri Ticaret Odası’nın üyelerine destek olmak amacıyla en asgari şekilde aidat ücreti aldığını, hizmet ücretlerinde de artış yapmadıklarını vurguladı.
KTO Aralık Ayı Olağan Meclis Toplantısı, M. Rifat Hisarcıklıoğlu Toplantı Salonu’nda gerçekleştirildi. Meclis Başkanı Cengiz Hakan Arslan’ın başkanlığındaki toplantıya; Başkan Ömer Gülsoy, Yönetim Kurulu üyeleri, Meclis üyeleri, Kadın Girişimciler Kurulu ve Meslek Komitesi üyeleri katıldı. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı ile başlayan toplantıda, 2026 yılı tahmini bütçesi oy birliğiyle kabul edilerek karara bağlandı.
"Tüm dünyada öngörülebilirliğin olmadığı zorlu bir yılı geride bırakıyoruz"
Gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulunmak üzere kürsüye gelen Başkan Ömer Gülsoy, küresel ekonomideki belirsizliklere dikkat çekerek şunları söyledi:
"Jeopolitik risklerin, ticaret savaşlarının ve korumacı politikaların tırmandığı bir dönemden geçiyoruz. Ukrayna’dan Gazze’ye kadar uzanan savaşlar ve Kızıldeniz’deki gerilimler, navlun fiyatlarından enerji maliyetlerine kadar her alanı etkiledi. Artık serbest ticaretin yerini korumacı politikalar aldı. Savaşların gölgesinde, iklim krizinin kapımızı çaldığı, korumacı politikaların ticaretin önüne set çektiği, tüm dünyada öngörülebilirliğin olmadığı zorlu bir 2025 yılını geride bırakıyoruz."
"Reel sektör olarak 2025 yılında ciddi sınavlar verdik"
Türkiye ekonomisindeki gelişmelere değinen Gülsoy, reel sektörün yüksek enflasyon ve finansmana erişimde yaşanan darboğazlar ile mücadele ettiğini belirterek, "Yüksek faiz oranları ve işletme sermayelerindeki erime, artan girdi maliyetleri hepimizin omuzlarındaki yükü artırdı. Üreticimiz de iş dünyamız da bu süreçte büyük direnç gösterdi. Ancak Türkiye ekonomisinin bel kemiği olan KOBİ’lerimiz, adeta bir kahraman gibi üretimi ve istihdamı ayakta tuttu. Enflasyonla mücadelenin tüm yükü fedakâr iş dünyasının omuzlarına bırakılmamalıdır. İhracat desteklerinin önümüzdeki yılda artırılması, emek yoğun sektörlere pozitif ayrımcılık yapılması zorunlu hale gelmiştir. Başta; tekstil, hazır giyim, mobilya ve inşaat olmak üzere rekabet gücü zayıflayan sektörle mutlaka ek destekler sağlanmalıdır. " ifadelerini kullandı.
Gülsoy, 2026 yılı beklentilerini değerlendirdi
2026 yılı beklentilerinin, dezenflasyon sürecinin meyvelerini vermesi ve enflasyonun kalıcı olarak tek haneli rakamlara inişe geçmesi olduğunu ifade eden Başkan Gülsoy, şunları söyledi:
"İş dünyası olarak 2026 yılından beklentilerimiz nettir; enflasyonun düştüğü, öngörülebilirliğin arttığı bir piyasa düzeni istiyoruz. Yatırımın önünü açacak makul faiz oranları, finansal kolaylıklar ve işletme sermayelerimizi koruyacak mali düzenlemelerin hayata geçmesini arzuluyoruz. Unutmayalım ki iş dünyasının en büyük düşmanı belirsizliktir. Dünya değişirken, küreselleşme tüm hızıyla devam ederken ve teknoloji baş döndürücü bir şekilde ilerlerken; işletmelerimizin ve işverenlerimizin bu yeni gerçekliğe uyum sağlaması kritik önemdedir. Bu anlamda planlamadan seri üretime, istihdam politikasından ihracat stratejilerine kadar her alanda reel sektörün tüm aktörlerinin yeni şartlara hızla adapte olması, küresel rekabette elimizi güçlendirecek, ekonomimize dinamizm katacak en önemli faktördür. 2026’nın belirsizliklerin azaldığı, üretimin ve ihracatın şahlandığı bir yıl olacağına yürekten inanıyorum."
"Yapay zeka lüks değil, rekabetçiliğimizin can damarıdır"
Teknolojik dönüşümün ekonomik başarının en temel belirleyicisi haline geldiğini vurgulayan Başkan Gülsoy, dijitalleşmenin bir tercih değil zorunluluk olduğunu ifade etti. Gülsoy, konuşmasında şu sözlere yer verdi:
"Bizler sadece yerel değil, tamamen dijitalleşmiş bir dünyanın parçasıyız. Bugün artık yapay zekayı ve robotik süreçleri konuşmadığımız tek bir sektör kalmadı. Yapay zeka artık bir lüks değil, rekabetçiliğimizin can damarıdır. 2025 yılı bizim için sadece bir mücadele yılı değil, ‘verimlilik ve dijitalleşme’ yılı olmuştur. Artık sadece üretmek yetmiyor; ne kadar akıllı ürettiğiniz ve dijital dünyaya ne kadar entegre olduğunuz asıl belirleyici faktördür. Türkiye’de perakende ticaretin yaklaşık beşte biri artık dijital kanallar üzerinden yapılıyor. Dijital dönüşüme ayak uyduramayan işletmelerin rekabette geri kalması kaçınılmazdır. Rekabet gücümüzü korumak istiyorsak, dijitalleşmeyi hızlandırmak zorundayız."
Kayseri Ticaret Odası’nın 2026 vizyonu
Kayseri Ticaret Odası olarak 2026 yılı vizyonunu da paylaşan Başkan Gülsoy, teknolojik dönüşümün önemine vurgu yaptı:
"2025 bizim için sadece mücadele değil, verimlilik ve dijitalleşme yılı oldu. 2026 yılında ise teknoloji, inovasyon ve Ar-Ge ekseninde bir büyüme hedefliyoruz. Teknoloji ve İnovasyon Kampüsü Projemizin ilk adımı olan Kayseri TEKMER’i hayata geçiriyoruz. Dünya artık sadece üretmiyor; akıllı üretiyor ve dijital satıyor. Biz de üyelerimizin e-ticaret ve e-ihracat kapasitelerini artıracak projelere bütçemizden aslan payını ayırdık. Üretimde ve ihracatta Dönüşüm programımız, 2026 yılında da çalışmalarımızın merkezinde yer alacak. Çok boyutlu analizler gerçekleştireceğiz. Bu saha çalışmalarının çıktısı olarak Kayseri Üretim ve İhracat Stratejik Eylem Planı’nı hazırlayacak, İl İhracatı Geliştirme Üst ve Alt kurullarımızla birlikte bu planın sahada karşılık bulmasını sağlayacağız. Odamızın liderliğinde Belçika ve Çekya Ticaret Odalarıyla birlikte hayata geçireceğimiz uluslararası dijital iş birliği platformu ile firmalarımızın Avrupa Birliği pazarlarındaki görünürlüğünü artıracağız. Bu platform karşılıklı ticaret işbirliklerinin kurulduğu canlı bir ticaret köprüsü olacaktır. Kayseri Girişimcilik ve Uluslararası Ticaret Merkezimiz ile de ihracat odaklı eğitimlerimizi artırmaya girişimcilerimize ön kuluçka hizmetleri, üyelerimize ise hibe, fon ve devlet desteklerine yönlendirmeye kararlılıkla devam edeceğiz."
"Kayseri Ticaret Odası en asgari şekilde aidat ücreti almaktadır"
Oda faaliyetlerine dair verileri de paylaşan Gülsoy, 2025 yılında 2 bin 220 yeni kuruluş 738 ise kapanan kuruluş tescil edildiğini belirtti.
Oda Aidat politikasına dair bilgilerde aktaran Gülsoy, "Diğer odalarla kıyaslandığında Kayseri Ticaret Odası, kanunda belirtilen aidat ücretlerine rağmen en asgari şekilde aidat ücreti almaktadır. Hizmet ücretlerimizde de artış yapmadık. Bu, üyelerimize duyduğumuz saygının ve her zaman yanlarında olduğumuzun bir göstergesidir."
Sözlerini yeni yıl temennileriyle noktalayan Gülsoy, "2026 yılının fiyat istikrarının sağlandığı, belirsizliklerin azaldığı, sağlık ve bereket dolu bir yıl olmasını diliyorum" dedi.