Tarih: 04.02.2025 09:40
Gramı dolar üzerinden işlem gören kehribarı 20 metrekare atölyesinde özenle işliyor
Bayburt’un tek değerli taş işlemecisi olan Bayram İpek isimli vatandaş, 20 metrekare atölyesinde doğada zor bulunan, çıkarılması güç olan, gramı dolar üzerinden işlem gören Bayburt kehribarını özenle işliyor. Binbir emekle kehribarı işleyen zanaatkar İpek, kehribardan tespih, takı ve süs eşyaları yapıyor.
Fosilleşmiş ağaç reçinesi olan kehribar, uzun yıllarca Bayburt’ta köy halkı tarafından çıra olarak yakılmış, yakıt olarak kullanılmıştı. Gramı dolar üzerinden satılan, değeri altınla yarışan kehribar, kentin tek değerli taş işlemecisi Bayram İpek’in ellerinde şekillenerek kolye, yüzük, tespih ve farklı süs eşyalarına dönüştürülüyor. 20 metrekare alana sahip atölyesinde ince işçilik gerektiren kehribarı birçok işlemden geçiren İpek, ortaya koyduğu ürünlerle göz dolduruyor.
Yurt içinden ve yurt dışından gelen siparişlere yetişemiyor
Bayburt’a özgü kehribarı işleyerek tüm dünyaya tanıtmak istediğini belirten zanaatkar İpek, hem Türkiye, hem de Bayburt ekonomisine de katkı sağlamayı hedeflediğini söyledi. Yurt içinden, yurt dışından gelen siparişlere yetişemediğini ifade eden, birçok ile ve ülkeye kehribar taşından yaptığı ürünlerden gönderdi. Kehribar taşının sakinleştirici ve stresten arındırıcı doğal bir etkisi olduğunu kaydeden İpek, insanların kehribardan yapılma ürünlere yoğun ilgi gösterdiğini vurguladı.
Ailenin 3’üncü kuşak taş işlemecisi
Dedesinin, babasının farklı alanlarda taş işiyle ilgilendiğini ve taş ustası olduğunu söyleyen Bayram, kendisinin de değerli taş işlemecisi olduğunu vurguladı. Babasının camilere minare, kendisinin de kadınlara, erkeklere, çocuklara kehribar taşından aksesuar yaptığını aktaran zanaatkar İpek, "Biz Bayburt’ta 3 kuşaktır taş işiyle uğraşıyoruz. Babam camilere minare yapardı, ben de değerli taş işliyorum. Bu gördüğünüz kehribarı, yüzüğe çevirdim, yüzük kaşı yaptık. Kadınlara kolye, küpe, yüzük yapmak için kehribarı da işlediğimiz oluyor" dedi.
Bayram’dan sonra işi yapacak kimse yok
Kentteki tek değerli taş işlemecisi olduğunu dile getiren İpek, bu işi kendisinden sonra belki oğlunun yapacağını o da yapmazsa, kimsenin yapmayacağını söyledi. Bu işin zahmetli olduğunu, sabır gerektiğini vurgulayan İpek, 12 yaşındaki oğlunun taş işlemeciliğine merak saldığını belirterek, "Atölyemiz Bayburt’ta, 20 metrekare bir alan. Bayburt’ta bu işi yapan, kehribarı işleyen tek kişi benim. 12 yaşındaki oğlum da merak saldı, gelip taşları inceliyor, soruyor, bir şeyler yapmaya çalışıyor. Zannediyorum ondan başka kimse bu işi yapmayacak. Bayburt taşı zor bir taş işlemesi de, işçiliği de zor ama işlendikten sonra güzel takılara dönüştürülebiliyor. Evvelden köylüler bunu çıra olarak yakıyordu, şimdi biz takıya çevirdik" diyerek konuştu.
"Hedefim Bayburt kehribarını tüm dünyaya duyurmak"
Kendi atölyesini kurarken kimseden maddi ve manevi destek göremediğini, bir tek Erzurum’daki Alpaslan Şimşek isimli dostunun her türlü destekte bulunduğunun altını çizen Bayram, hedefinin Bayburt kehribarını tüm dünyaya duyurmak olduğunu vurguladı. Bayburt kehribarını bir marka haline getirerek, Türkiye ekonomisine katkıda bulunmak istediğini söyleyen İpek, "Hedefim Bayburt kehribarını Türkiye’ye, dünyaya duyurmak. İl dışı olsun, yurt dışı olsun buralara gönderdiğimiz siparişlerimiz oluyor. Bu yola çıkarken bir tek bana destek çıkan, Erzurum’daki Alpaslan Şimşek hocam oldu, ona çok teşekkür ediyorum. Bana hem maddi, hem de manevi destekte çok bulundu. Benim amacım kehribarı Türkiye ekonomisine kazandırmak, Bayburt kehribarını da bir marka haline getirip, Türkiye ve dünyaya duyurmak. Bu doğrultuda da çalışmalarım devam ediyor" şeklinde konuştu.
Orjinal Habere Git
— HABER SONU —
G-F0G61HQYBB