Bir İşgalin Sessiz Tanığı
İşgalci Fransız askerlerinin Gaziantep Savunması döneminde tarihi Boyacı Camii cemaatine attığı top mermisi, patlamamış şekilde 104 yıldır cami karşısındaki evin duvarında duruyor. Kurtuluş Savaşı döneminde iman ruhuyla direnen Gaziantep halkı, kentin düşman işgalinden kurtuluşunun 104’üncü yılını kutlarken, işgalin izleri kentteki asırlık camilerde hala görülüyor.
Camilerin Bombalanması
Gaziantep’i işgal etmeye gelen Fransızların ilk icraatı, kentteki hastaneleri, okulları ve camileri bombalamak oldu. İşgalci birlikler ilk olarak Abdülhamid Han tarafından yapılan Hamidiye Guraba Hastanesi’ni bombaladı. Hastanenin yıkılmasıyla yaralı siviller Şeyh Fetullah Camii’nde tedavi edilmeye başlandı. İçinde yaralılar olmasına rağmen bu cami de defalarca top ateşine tutuldu. Şeyh Fetullah Camii’nin yanı sıra Kozanlı, Hacı Nasır, Ferhadiye, Musullu Şeyh, Başıkesik, Handan Bey, Çınarlı, Karatarla, Tekke ve Ömeriye Camii başta olmak üzere onlarca cami Fransız askerleri tarafından bombalandı.
Duvarda Kalan Mermi
Bu camilerden bazıları tamamen yıkılırken, birçoğu harabeye döndü. Kentteki birçok camide ve çevresindeki evlerde halen top mermilerinin izleri görülüyor. Fransız işgal kuvvetlerinin 104 yıl önce, Gaziantep Savunması sırasında cami cemaatine attığı ve cami karşısındaki bir evin duvarına saplanıp kalan top mermisi, halen saplandığı yerde duruyor. Evin çatısının altında duvara saplanan bu patlamamış mermi, tarihin kanlı dönemine ve işgalci Fransa’nın zulmüne şahitlik etmeye devam ediyor.
Yaşanan Vahşetin İzleri
Gaziantep Büyükşehir Belediyesi Gazikültür A.Ş. Genel Müdürü Prof. Dr. Halil İbrahim Yakar, kentteki birçok tarihi camide ve çevresindeki yapılarda Antep Savunması'ndan kalan mermi ve şarapnel izlerinin görülebildiğini söyledi. Yakar, Fransızların tarihi Gaziantep Kalesi civarındaki camilere saldırması ve işgal esnasında yaşanan vahşetin izlerinin kentin birçok noktasında hala durduğunu belirtti.
Patlamamış Bir İbret Vesikası
Yakar, "20’inci yüzyılın en önemli şehir savunmalarından birine sahne olan Antep Savunması’nın her anı ibretlik olaylarla doludur. Fransız askerleri Çıksorut ve Hacıbaba gibi tepelere yerleşip şehri bombardımana başladılar. 23 Nisan 1920’de Ankara’da Büyük Millet Meclisi kurulurken, aynı gün Fransız topları şehirdeki camileri ve sivil alanları hedef alıyordu. Fransız askerlerinin attığı 15,5’luk top mermisi patlamamış olarak duruyor. Bu mermi, 23 Nisan 1920’den günümüze Antep Savunması’nın ruh halini gösteren önemli bir kayıttır" dedi.
Maneviyata Saldırı
Camiler başta olmak üzere Gaziantep’teki tarihi binaların Fransız zulmünün şahidi olduğunu ifade eden Yakar, "Gaziantep’teki 26 tarihi caminin minarelerinde, Fransızların attığı bomba ve mermi izlerini görüyoruz. Fransızlar, şehri ele geçirmek için sivil halkın üzerine bombalar attı. 23 Nisan 1920’deki bombardımanın bir amacı da camileri hedef alarak insanların moralini bozmaktı. Tıpkı bugün Gazze’de olduğu gibi, 105 yıl önce de bu şehirde camileri, mescitleri ve hastaneleri bombaladılar. Şeyh Fethullah Camii’nin minaresine Kızılay bayrağı asılmış olmasına rağmen saldırdılar. Sırf şehri ele geçirmek için sivillerin, hastanelerin ve camilerin üzerine bombalarını yağdırdılar" diye konuştu.
