Fındıkta külleme hastalığına karşı mücadele başladı
Ordu’da fındık alanlarında son yıllarda yaygın olarak görülen ve ciddi zarar veren külleme hastalığı ile ilgili kimyasal mücadele çalışması başlatıldı.
Türkiye’nin üretiminde dünya lideri olduğu fındık bitkisinin en önemli hastalıklarından biri olan külleme hastalığına karşı ilaçlama mücadelesi başladı. Havaların ısınması ile birlikte etkisi artan ve rekolteye kayıplarına da neden olan hastalık ile mücadelenin ciddi önem taşıdığı belirtiliyor.
Türkiye Ziraat Odaları Birliği Yönetim Kurulu Üyesi Arslan Soydan, yaklaşık 8 sene önce ortaya çıktıktan sonra çiftçilerin küllemeye karşı ciddi bir mücadele başlattığını söyledi. Mücadelenin her yıl belirli oranda yapılması gerektiğine dikkat çeken Soydan, "Havaların sıcak olmasından dolayı küllemelerin oluştuğu bahçelerin olduğunu görüyoruz. Fındık yapraklarının üzerinde beyaz lekeler ile beraber tabaka oluşturarak çoğalıyor ve daha sonra büyümeye doğru giden fındık çotanaklarına sıçradığı zaman, çürüyüp döküldüğünü görebiliyoruz. Bu nedenle dalda gördüğümüz fındığı bir süre sonra göremiyoruz" dedi.
"Mücadelede bahçelerin dip temizliği de önemli"
Soydan, dip temizliği yapılmayan bahçelerde hastalığın daha fazla yayılabildiğini ifade ederek, "Fındık kurdu, kahverengi kokarca ve külleme ile ilgili ilaçlama hepsi bir yapılabiliyor. Hava sirkülasyonunun olmadığı yerlerde bu çoğalma riski fazla. Bahçelerde de şu anda gelişigüzel bir otların büyüdüğünü görüyoruz. Temizlenmeyen bahçelerde çoğalma riski daha yüksek. Bu zamanlarda temizlik yapılırsa hava sirkülasyonunu sağlamış oluruz. Isı ile beraber bahçelerde hava oluşmadığı yerlerde külleme hastalığının yayılma ihtimali daha yüksek" diye konuştu.
"Rekolte kayıplarına neden oluyor"
Mücadele edilmeyen külleme hastalığının verim ve rekolte kaybına neden olduğunu ifade eden Soydan, "Külleme, fındıkta çürüme ve dökülmeye neden oluyor. Süreç devam ederken, fındığın harmana dahi çürük olarak gelme ihtimali var. Bundan dolayı da tabi bahçelerden dekar başına aldığımız fındıklara genel olarak baktığımızda ise rekolteye olumsuz etkisi var. O açıdan bunun mücadelesi şart. Genelde sahil kesimler ağırlıklı daha fazla. Bu nedenle yıllardır yapılan mücadelenin devam ettirilmesi gerekiyor" şeklinde konuştu.