Kayseri, Filistin ile hemhâl oluyor

Kayseri, Filistin ile hemhâl oluyor

Kayseri Filistin Dayanışma Platformu tarafından; Recep Tayyip Erdoğan Millet Bahçesi’nde yapılan etkinliklerde ’Ülkemizde Siyonist istemiyoruz’ denildi.

Kayseri Filistin Dayanışma Platformu üyesi kadınların her Cuma akşamı saat: 19.00’da Kayseri Millet Bahçesi’nde düzenlemiş oldukları etkinliklerde yaptıkları basın açıklamasında, "Ülkemizde Siyonist katilleri istemiyoruz" denilerek, mecliste görüşülecek olan Türk vatandaşı olan katliama katılmış Siyonistlerin yargılanması yasasının onaylanmasını talep etti. 

Kayseri Filistin Dayanışma Platformu tarafından Kayseri Millet Bahçesi’nde yapılan basın açıklamasında; "Filistin topraklarında Yahudi İsrail terör örgütü kurulalı 76 yıl, 3 ay, 10 gün oldu. 14 Mayıs 1948’de Yahudi terör örgütü İsrail kuruldu. Bu vesile ile işgalciler Filistin topraklarına yayıldılar ve Filistinlilere yönelik zulümleri o güne kadar yaptıklarının doruk noktasına ulaştı. Birçok Filistinli kardeşimiz evinden zorla çıkarıldı. Köyler yok edildi, birçok kardeşimiz katledildi. Deir Yasin katliamı gibi sayısız vahşet olayları yaşandı. Filistinlilerin hem İngiliz işgaline hem de Yahudi teröristlerin zulmüne karşı direnirken yaşadıkları acıları uzun uzun anlatmaya gerek yok. Bu zulüm, bugün daha da vahşi bir şekilde gözlerimizin önünde yaşanmaya devam ediyor. Gazze özelinde Filistinli kardeşlerimiz Müslümanca direnişin onurunu tüm dünyaya göstermektedir. 300 günü aşkın bir zamandır sadece işgal güçlerine değil; bu ahlaksız, vicdansız, haysiyetsiz düşmana sonsuz destek veren dünyanın emperyalist ve kapitalist güçlerine ve bu güçlerin oyuncağı olan yeryüzündeki tüm güç sahiplerine direniyorlar. Haklı olmaktan ve bu haklılığı Allah’ın koyduğu sınırları gözeterek yürüten direnişin bu tavrı, gözlerimizin önünde tutulan bütün maskeleri düşürmüştür. Amerika’da 70 milyon Kızılderili’yi katlederek, Avustralya’da oranın yerli halkı Aborjinleri katlederek, Afrika’da milyonlarca insanı zorla toplayıp gemilerle köle amacıyla kendi kıtalarından taşıyarak, geride kalanların ise korkuları üzerinden tüm zenginliklerine el koyarak gelişen ve büyüyen batı medeniyetinin kirli yüzü tüm çıplaklığı ile ortadadır. Lahey’de, kendi kurdukları uluslararası ceza mahkemesinde Yahudi terör örgütü İsrail’le ilgili dava için mahkeme üyeleri açıktan tehdit edilmiştir. Amerikalı siyasiler, ’biz bu mahkemeyi bizim çıkarlarımızın korunması için kurduk. Yoksa biz yargılanalım diye değil. Kendinize dikkat edin’ demişlerdir. Şanlı Gazze direnişi gösterdi ki bu emperyalist, kapitalist, Siyonist batı medeniyeti ne zaman insan dese kastettiği biz değiliz. Çocuk dediklerinde kastettikleri bizim çocuklarımız değil. ’Hak, hukuk’ dediklerinde hak ve hukuk sahibi olarak kastettikleri biz değiliz. İnsan hakları, kadın hakları dediklerinde sakın üzerinize alınmayın; bizi kastetmiyorlar. Artık yapıp ettikleri ve açıkça söyledikleri sayesinde biliyoruz ki onlar sadece Filistinlileri değil, hiçbirimizi insan olarak görmüyorlar. Filistinliler, insanlık adına dayanılmaz bedeller ödeyerek yapacaklarını yaptılar. Görmek isteyenin gözünü açtılar ve vicdanları harekete geçirdiler. Biz ise doğrudan yardım için elimizden bir şey gelmemesinin utancını taşıyoruz. Fakat hem Türkiye hem İsrail vatandaşı olup Gazze’de savaşa giden, oradaki cinayetlere ortak olup sonra da ülkemize gelen Siyonistlerin utancını taşımak istemiyoruz. TBMM’ye bu durumdakilerin vatandaşlıktan çıkarılması ile ilgili verilen kanun teklifinin meclis açıldığında ilk sırada görüşülüp kabul edilmesini istiyoruz. Ülkemizde Siyonist istemiyoruz" ifadelerine yer verildi.