Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz: "Rum tarafı, Türk tarafı ile anlaşma sağlayabilirse çok daha kazançlı sonuçlar alması mümkün"
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, KKTC Başbakanı Ünal Üstel ile yaptığı basın toplantısında, "Rum tarafı, Türk tarafı ile anlaşma sağlayabilirse kendileri için ekonomik olarak çok daha kazançlı bir şekilde hem su meselesinde hem enerji meselesinde hem de başka konularda sonuçlar alması mümkün" dedi.
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, KKTC temasları çerçevesinde Başbakan Ünal Üstel ile basın toplantısı düzenledi. Cumhuriyet Bayramı vesilesiyle ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı temsilen KKTC’de bulunmaktan büyük memnuniyet duyduğunu belirten Yılmaz, “Başta Cumhurbaşkanı Sayın Ersin Tatar ve Başbakan Sayın Ünal Üstel olmak üzere tüm Kıbrıs Türkü kardeşlerimizin Cumhuriyet Bayramı’nı kutluyorum. Bayramlar bizi birleştiren, ortak kaderimizi ve sevincimizi pekiştiren özel günlerdir. Kıbrıs Türk halkı ile sevincimiz ve neşemiz birdir. KKTC’nin bayramı bizim bayramımızdır. KKTC’nin kuruluşu bizler için de bir sevinç ve gurur kaynağıdır. 41 senedir Anavatan’daki kardeşleriniz sizler ile beraber bugünü kutluyor. Geçmişe bakıp Kıbrıs Türk halkının yaşadığı zorlukları düşündüğümüz zaman, KKTC’nin bugün gelmiş olduğu nokta hepimiz için iftihar vesilesidir” dedi.
“Lefkoşa Kuzey Çevre Yolu’nun ikinci etabını tamamlayarak, trafiği rahatlatacak ve ulaşımı hızlandıracağız”
KKTC’nin gelişerek güçlenmesi için, Kıbrıs Türklerinin istikbali ve refahı için çalışmaya devam edeceklerini belirten Yılmaz, “Her yıl imzaladığımız İktisadi ve Mali İşbirliği Anlaşmaları KKTC’nin istikbali ve refahı için gösterdiğimiz gayretin somut bir yansımasıdır. Başbakan Sayın Üstel ve hükümet üyeleriyle yaptığımız görüşmelerde güncel Anlaşma çerçevesindeki projelerin bir an önce hayata geçirilmesi için atılacak adımları ele aldık” diye konuştu.
Ulaşım altyapısında büyük adımlar attıklarını kaydeden Yılmaz, “Karayolu Master Planı çerçevesinde başlattığımız projeler, KKTC’nin karayolu ağını modernize etmeye yönelik en kapsamlı çalışmalar arasında yer alıyor. Cumhuriyet Meclisi ve Cumhuriyet Parkı Ulaşım Yollarının Yapım işinin bu yıl tamamlanmasını hedefliyorduk; ancak buradan şu müjdeyi vermek istiyorum. Yoğun çabalar neticesinde bahsedilen bu yolların yapımı tamamlandı ve bugün itibarıyla yollar kullanıma açıldı. Lefkoşa Kuzey Çevre Yolu’nun ikinci etabını ise 2025 yılına kadar tamamlayarak, trafiği rahatlatacak ve ulaşımı hızlandıracağız. Köy yollarının iyileştirilmesi çalışmalarımız da hızla devam ediyor; bu kapsamda ıslah edilmesi planlanan 322 kilometrelik yol ağının 152 kilometresi halihazırda trafiğe açıldı” ifadelerini kullandı.
“Orta Mesarya Ovası Sulama İletim Hattı projesinin ikinci kısmını yine 2025 yılında tamamlamayı öngörüyoruz”
Asrın projesi olan su temin projesiyle, KKTC’deki her eve, her haneye su ulaştırmak için gece gündüz çalıştıklarını kaydeden Yılmaz, “2025 yılında tüm yerleşim yerlerine iletilen suyun belediye sistemleriyle entegre edilerek etkin bir şekilde dağıtılmasını sağlayacak depo bağlantı hatlarını tamamlayacağız. Bu proje, Kıbrıs Türk halkının su ihtiyacını güvence altına alacaktır. Tarımsal sulama alanında ise Orta Mesarya Ovası Sulama İletim Hattı projesinin ikinci kısmını yine 2025 yılında tamamlamayı öngörüyoruz” şeklinde konuştu.
Eğitim alanında çocukların daha iyi koşullarda öğrenim görmesi için, 23 okulun donanım ve bakım ihtiyaçlarını karşıladıklarını söyleyen Yılmaz, “KKTC’deki eğitim altyapısını güçlendiriyoruz. Yükseköğrenim alanında ise yeni yurt projeleri ile öğrencilerimizin barınma sorunlarını çözüme kavuşturuyoruz. Bu kapsamda okulların yapım ve bakım/tamiratı için 227 milyon lira kaynağı bu hafta tahsis ettik” dedi.
Sağlık alanındaki yatırımlara değinen Yılmaz, “Kıbrıs Türk kardeşlerimizin sağlık ihtiyaçlarına yanıt veriyoruz. Dün açılışını gerçekleştirdiğimiz 24 Aralık 1963 Girne Askeri Hastanesi, modern sağlık hizmetlerinin sunulacağı önemli bir merkez olacak. Bünyesinde 3 ameliyathane, 8 yoğun bakım ünitesi bulunduran 100 yatak kapasiteli bu tesis, bölgedeki sağlık altyapısına büyük katkı sağlayacak. Yine eylül ayında Sayın Başbakanla imzaladığımız protokolle Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde yaşayan Türk vatandaşları ile Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti vatandaşlarının ayakta tedavi hizmetlerini bu hastanemizde başlatmış olduk” diye konuştu.
“Adadaki herkes enerji açısından bu hizmetlere kavuşsun”
Adanın enerji arz güvenliği meselesi de birinci öncelikleri arasında olduğunu vurgulayan Yılmaz, “Bu çerçevede elektrik arzında sıkıntı yaşanmaması için gerekli tedbirleri alıyoruz, Türkiye’den gönderilen mobil santrallerin işletilmesi ile bakım ve onarımlarına ilişkin çalışmalara devam ediyoruz. Adanın enerji arz güvenliği ile alakalı olmak üzere Kablo ile elektrik projesini ve diğer alternatifleri de birlikte değerlendiriyoruz. Bu konuda 2025 yılı içerisinde somut adımların atılmaya başlanacağının müjdesini buradan size vermek istiyorum” ifadelerini kullandı.
Rum tarafına anlaşma çağrısı yapan Yılmaz, “Rum tarafı, Türk tarafı ile anlaşma sağlayabilirse kendileri için de ekonomik olarak çok daha kazançlı bir şekilde hem su meselesinde hem enerji meselesinde hem de başka konularda sonuçlar alması mümkün. Bu inatlaşmaktan vazgeçip Ada’nın ortak menfaatleri konusunda, Ada’nın Avrupa Birliği’nin (AB) enterkonnekte sistemine Türkiye kanalı ile bağlanması en rasyonel, en akılcı, en düşük maliyetli çözümdür. Siyasi ideolojik sebeplerle bu çözümleri bırakıp hem teknik olarak olmayacak, olsa bile çok büyük maliyetler getirecek projelerin peşinde koşmaları kendileri açısından da büyük bir yanlıştır. Bizim teklifimiz açık: Gelin bu adayı, tamamını AB’ye Türkiye üzerinden en akılcı şekilde enterkonnekte sisteme bağlayalım. Adadaki herkes enerji açısından çok daha düşük maliyette, çok daha etkili bir şekilde bu hizmetlere kavuşsun” şeklinde konuştu.
Yerel yönetimleri desteklemek amacıyla belediyelere ve köylere altyapı yatırımları için 300 milyon lira kaynak ayırdıklarını vurgulayan Yılmaz, “Bu sayede, yerel projelerin hız kazanmasını ve halkın yaşam kalitesinin artmasını hedefliyoruz. Benzer şekilde; KKTC’de reel sektörün gelişmesi ve güçlenmesi amacıyla oluşturduğumuz sanayiciye destek, girişimcilik, turizm ve tarımsal hibe programlarına bu yıl 110 milyon lira kaynak ayırdık. Bütün hazırlıklar tamamlanmış olup bu ay içerisinde elektronik başvuru kabul sürecini başlatıyoruz” dedi.
“Kıbrıs Türkü kardeşlerimizin geleceğe güvenle bakması için KKTC ile iş birliği halinde çalışmaya devam edeceğiz”
Türkiye’nin e-ticaret tecrübesiyle, KKTC’de e-ticaretin yaygınlaşması için tüm adımları attıklarını belirten Yılmaz, “Türkiye’nin ticaret tecrübesiyle Kıbrıs Türk üreticilerin ürünlerini dünya pazarına sunması, üretim ve ticareti desteklemek yönünde; gümrük otomasyonu, ihracat destekleri ve fuar teşvikleriyle ticaret hacmini artırırken, Kıbrıs Türk üreticilerinin doğrudan uluslararası pazarlara erişimini sağlamakta kararlıyız” diye konuştu.
Atık yönetiminin genel planlanması konusunda da KKTC’ye destek verdiklerini belirten Yılmaz, “Bu çerçevede, katı atık düzenli depolama sisteminin oluşturulması ve atık su yönetimi için başlatılan çalışmaları en kısa süre içinde hayata geçireceğiz” ifadelerini kullandı. Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, tapu hizmetlerindeki işlemlerinin sadeleştirilmesi, dijitalleştirilmesi, bürokrasinin azaltılması ve değerleme işlemlerinin uluslararası standartlara kavuşturulması için toplamda 20,5 milyon lira ödenek tahsis ettiklerini kaydetti.
Yılmaz, “Dijital dönüşümün bir parçası olarak e-Devlet projelerine büyük önem veriyoruz. Kamu hizmetlerinin dijitalleşmesi, vatandaşlarımızın hayatını kolaylaştıracak ve KKTC’nin modernleşme sürecine katkı sağlayacaktır. Kıbrıs Türkü kardeşlerimizin geleceğe güvenle bakması, KKTC’nin ekonomik istikrarını sürdürmesi için KKTC Hükümeti ile iş birliği halinde çalışmaya devam edeceğiz” şeklinde konuştu.
“Anavatan ve Garantör Türkiye, her daim KKTC’nin yanında duracak”
KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar ile yaptıkları görüşmeye değinen Yılmaz, "KKTC ile ikili ilişkilerimizin yanı sıra Kıbrıs meselesi bağlamındaki son gelişmeleri de ele aldık. En başından itibaren Kıbrıs Türk tarafıyla birlikte Kıbrıs meselesinde çözüm eksenli bir siyaset yürütüyor, bu çerçevede Kıbrıs Türk halkını hak ettiği mertebeye ulaştırma gayreti içerisinde çabalarımızı sürdürüyoruz. Adil, kalıcı ve sürdürülebilir bir çözümün ancak Ada’nın gerçeklerini esas alan bir yaklaşımla mümkün olduğunu, Ada’da iki ayrı halk ve iki ayrı devlet olduğunu vurguluyoruz. Ada’daki gerçeklerden kopuk, her iki tarafın rızasını yansıtmayan federal çözüm önerilerinin bizi bir sonuca ulaştırmayacağını on yıllardır sonuçsuz kalan müzakerelerde gördük. Federal çözüm artık tüketilmiştir, uluslararası toplum da artık bunu görmelidir” dedi.
Ada’nın eşit sahibi olan Kıbrıs Türklerinin özden gelen hakları olan egemen eşitliğinin ve eşit uluslararası statüsünün tescil edilmesinin elzem olduğunu vurgulayan Yılmaz, “Bunun asgari tezahürü de Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’yle doğrudan uçuşlar, doğrudan ticaret ve doğrudan temasların önünün açılmasıdır. Anavatan ve Garantör Türkiye, her daim KKTC’nin yanında duracak, Kıbrıs Türk halkının hürriyetinin ve refahının muhafazası yönünde ahdi ve tarihi sorumluluklarının hassasiyetle yerine getirmeye devam edecektir. Bu vesileyle, KKTC’nin kuruluşunun 41. yıldönümü bir kez daha en içten dileklerimle kutluyorum. Türkiye ve KKTC arasındaki sarsılmaz gönül birliğinin daha nice yıllar boyunca güçlenerek devam etmesini temenni ediyorum” diye konuştu.