Cumhurbaşkanı Erdoğan: "Netanyahu denilen gaddarın, kafirin o kıyamına asla seyirci kalamayız"
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Şu anda Filistin’de olan bütün bu, Netanyahu denilen gaddarın, kafirin o kıyamına asla seyirci kalamayız. Şu an kalbimizin yarısı buradaysa, diğer yarısı İslam dünyasının kanayan yaraları olan Gazze’de, Filistin’de, Yemen, Sudan, Afganistan’dadır" dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen Mevlid-i Nebi Haftası Açılış Programı’nda konuştu.
Konuşmasına Taha Suresi’nden ayetler okuyarak başlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "İnsanlığın ufkuna bir güneş misali doğan Peygamber Efendimizin aleyhissalatü vesselâm, yeryüzünü teşriflerinin sene-i devriyesinde sizlerle böylesine müstesna bir atmosferde bir arada olmanın bahtiyarlığını yaşıyorum. Yurt dışından gelerek programımıza iştirak eden Müslüman ülkelerin dini liderlerini ve kıymetli ilim erbabımızı da aramızda görmekten duyduğum memnuniyeti bilhassa ifade etmek istiyorum. Cumhurbaşkanlığı Külliyemize, milletin evine, bu gazi mekâna hepiniz hoş geldiniz, şeref verdiniz. Bu mübarek gecede kalplerimizi buluşturan, dualarımızı birleştiren Yüce Rabbimize sonsuz hamdüsenalar olsun. Cenab-ı Allah muhabbetimizi daim, kardeşliğimizi kaim ve kavi eylesin" dedi.
"Müslümanlar olarak arzı bir kandil gibi aydınlatan bu müstesna doğuşun bir yıl dönümüne daha ulaşmanın sevinci, mutluluğu, heyecanı içerisindeyiz" diyen Erdoğan, "Bu gece selim bir kalple, yepyeni bir ümitle idrak edeceğimiz leyle-i mevlidin ülkemiz, milletimiz, Müslümanlar ve tüm insanlık için hayırlar getirmesini diliyorum. Gece boyunca edeceğimiz duaların, yapacağımız ibadetlerin kabul ve karin olmasını, semaya açılan ellerin Ahmet ve merhametle dolmasını Cenab-ı Allah’tan niyaz ediyorum" dedi.
Peygamber Efendimizin aleyhissalatü vesselâm, mümtaz ve mübarek hayatının bütün insanlık için numune-i imtisal olduğunu söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Rabbimizin alemleri yüzü suyu hürmetine yarattığı Peygamberimiz, veladetinden vefatına kadar her anıyla kendisinden öncekilere ve sonrakilere emsal teşkil etmiştir. Dünya hayatında insanın kendini tanıma, bulma ve bilme serüvenine kılavuzluk edecek, anlam arayışına en doğru cevapları verecek örnek şahsiyet hiç şüphesiz Resûlullah Efendimizdir. Peygamber Efendimizin aleyhissalatü vesselâm, tek bir anı dahi kararan kalplere çare olacak, gönül gözünü açacak sonsuz bir şifa kaynağıdır. Şu hususu önemle vurgulamak isterim: Fahri Kainat Efendimiz, hayatının her alanında olduğu gibi aile yaşantısında da üsve-i hasene olarak hepimiz için en güzel örnektir" açıklamasını yaptı.
Bu yılı ’Aile Yılı’ olarak ilan ettiklerini, ailenin kendileri için çok önemli olduğunun altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Aileyi merhamet ve fedakarlık yuvası, ülfet ve muhabbet ocağı yapacak tüm çözümleri, tüm reçeteler Allah Resulü’nün aile hayatında mevcuttur. ’Sizin en hayırlınız ailesine karşı en hayırlı olanınızdır. Ben de aileme karşı en hayırlı olanınızım.’ Bu Hadisi Şerif, Efendimizin aile müessesine verdiği değeri çok net gösteriyor. Uzun yıllar Resulü Ekrem Efendimizin hizmetinde bulunan Enes bin Malik radıyallahu anh, Peygamberimizi bakınız nasıl anlatıyor. ’Ailesine karşı Resulüllah’tan daha şefkatli olan bir kimse görmedim. Muhterem zevcelerine karşı daima hürmetkar olan Efendimiz, çocuklara karşı da şefkat ve merhametle yaklaşmış, uyarılarını yavrucuğum diyerek incitmeden, muhatabının narin kalbini kırmadan yapmıştır’" dedi.
Hazreti Peygamber’in kız çocuklarının o diri diri toprağa gömüldüğü karanlık bir dönemde zamanı aşan tavsiyeleri ve örnek yaşantısıyla insanlık adına yeni bir çağı başlattığını hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bilhassa kadına ve çocuğa yönelik şiddetin endişe verici boyutlara ulaştığı günümüzde Peygamber Efendimizin aile hayatını daha fazla öğrenmeye, onu daha çok örnek almaya ihtiyaç duyduğumuza inanıyorum. Mevlid-i Nebi Haftamızın bu yılki temasının Peygamberimiz ve Aile Ahlakı olarak belirlenmesini, bu bakımdan çok isabetli buluyorum. Hafta boyunca doğumunun 1500’üncü yılında ’Alemlere Rahmet Hazreti Muhammed’ başlığıyla yapılacak faaliyetlerin aile konusundaki bilinç ve farkındalığı daha da artırmasını ümit ediyorum. Diyanet teşkilatımızla birlikte Mevlid-i Nebi Haftası’nın en güzel şekilde idrak edilmesi için elini taşın altına koyan tüm kurum ve kuruluşlarımızdan Allah razı olsun diyorum" ifadelerini kullandı.
Müslümanların bir ve bütün olduğunu ifade eden Erdoğan, "Peygamberimiz aleyhiselatü vesselam aynı zamanda maşukumuz, sultanımız, en sevgilimizdir. Peygamber aşkı aziz milletimizin yüreğinde adeta kök salmış yüce bir çınardır. Bu çınarın kolları Asya’dan Afrika’ya bütün cihanı sarmıştır. Biz işte bu yüzden dünyadaki bütün Müslümanlara derin bir muhabbet besleriz. İşte bu yüzden dünyanın neresinde bir Müslüman varsa gönlümüz, aklımız, ruhumuz oradadır. İşte bu yüzden tüm Müslümanları bir bedenin azaları olarak görür, bir tarağın dişleri, bir binanın tuğlaları olarak biliriz. Onun için biz şu anda Filistin’deyiz, onun için biz şu anda Gazze’deyiz, onun için biz şu anda Filistin’de olan bütün bu, Netanyahu denilen gaddarın, kafirin o kıyamına asla seyirci kalamayız. Şu anda bizleri ümmet şuuruyla kalplerimizi birleştiren, bizi birbirimize kenetleyen bu bağ dikkatinizi çekiyorum; Muhammedi bir muhabbet bağıdır. Şu an kalbimizin yarısı buradaysa, diğer yarısı İslam dünyasının kanayan yaraları olan Gazze’de, Filistin’de, Yemen, Sudan, Afganistan’dadır. İnşallah bu gece yapacağımız dualarda nerede yaşarsa yaşasın mazlum ve mağdurları unutmayacağız. Ellerimizi semaya inşallah onlar için de açacağız. Seccadelerimizi gözyaşlarımızla onlar için de ıslatacağız. Bölgemizde ve dünyada barışın, huzurun, güvenliğin hakim olması için alemlerin Rabbine niyazda bulunacağız. Müslümanlar olarak her zorlukla beraber bir kolaylığın olduğuna tüm kalbimizle iman ediyoruz. Bugün yaşadığımız sıkıntıların da bir eceli olduğunu çok iyi biliyoruz" şeklinde konuştu.
Dünya üzerinde yaşananlara rağmen ümitsiz olmadıklarını, karamsar olmadıklarını kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Coğrafyamızdaki haksızlıklara, adaletsizliklere, zulümlere rağmen yeise asla kapılmayacağız. Binlerce yıldır olduğu gibi bugün çekilen çileler de inşallah bitecek. Zulmün karanlığı yerini adaletin gönüllerimizi ısıtan güneşine bırakacaktır. Bu mübarek gecenin Gazzeli kardeşlerimizle birlikte tüm mazlumların sıkıntıdan kurtuluşuna vesile olmasını yürekten temenni ediyorum" ifadelerini kullandı.
Mazlumların yüzünü güldürecek, mağdurların derdine derman olacak, insanlığa yepyeni bir umut penceresi açacak tüm yol ve prensiplerin, Peygamberimizin müşfik ve kuşatıcı davetinde saklı olduğunu vurgulayan Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"İstiklal Marşı şairimiz merhum Mehmet Akif’in şu dizelerinde tezahür eden hakikati kendimiz için nihai gaye olarak görmemiz gerekiyor: ’Doğrudan doğruya Kur’an’dan alarak ilhamı, asrın idrakine söyletmeliyiz İslam’ı.’ Başka yerde ilham aramaya gerek yok. Evet, buradaki her bir kardeşimin tebliğ ve irşat vazifesini bu şuurla icra edeceğinden hiçbir şüphe duymuyorum. Diyanet İşleri Başkanlığımızın rıza-i ilahi yolunda engellere ve karalama kampanyalarına aldırmadan fedakarca çalışan tüm mensuplarına bir kez daha teşekkür ediyorum. Diyanet İşleri Başkanlığımızın koordinesinde yarın gerçekleştirilecek günümüzde aileye yönelik tehditler ve çözüm önerileri isimli çalıştayın da hayırlara vesile olmasını temenni ediyorum."