Cerrahide Tercih Krizi
Tıpta Uzmanlık Eğitimi Giriş Sınavı'nda (TUS) ana ve cerrahi branşların taban puanlarındaki düşüş, sağlık sisteminin omurgasını oluşturan dallarda ciddi bir hekim açığı endişesine yol açıyor. Genç hekimler, hasta ilişkisi, performans yükü, nöbet ve hukuki risklerin daha az olduğu bölümlere yönelme eğilimi gösteriyor. Bu durum, genel cerrahi, dahiliye, kadın-doğum ve çocuk sağlığı gibi alanların geleceğini tehdit ediyor.
Mesleğin Cazibesini Yitirmesi
Hekim Birliği Sendikası Genel Başkan Yardımcısı Dr. Sedat Özbay, sorunun temelinde mesleğin karşılığını yansıtmayan ekonomik şartlar, artan şiddet vakaları, performans sistemi angaryası ve katlanılamaz iş yükünün olduğunu belirtiyor. Özbay, "Hekimler artık kendilerinin değersizleştirildiği, emeğin değersizleştiği bir sistemden kaçarak hasta ile doğrudan ilişkisi olmayan branşlara yönelmeye başladılar" diyor.
Malpraktis Korkusu ve Caydırıcılık
Yükselen malpraktis davaları ve caydırıcı nitelikteki cezalar da genç hekimler üzerinde ek bir baskı unsuru oluşturuyor. Dr. Özbay, hekimlerin bu korkuyla hasta ilişkisinin daha az olduğu diğer branşlara kaymayı tercih ettiğini ifade ediyor. Önceden karşılığı alınan bir meslek dalı olan cerrahi, artık inanılmaz cezaların söz konusu olduğu bir alan haline gelmiş durumda.
Acil Düzenleme Çağrısı
Dr. Sedat Özbay, yakın zamanda cerrahi branşlarda ameliyat yapacak hekim sayısının çok azalacağı uyarısında bulunarak, Sağlık Bakanlığı'na acil çağrı yapıyor: "Sağlık Bakanlığı, özellikle cerrahi branşların seçilebilir nitelikte olmasını sağlayacak düzenlemeleri yapmak zorunda. Aksi takdirde çok kısa süre sonra cerrahi yapacak hekim arkadaşlarımızı ve ana branşlarda uzman hekimleri maalesef göremeyeceğiz." Özbay, çözümün genç hekimleri suçlamakta değil, sağlık sisteminin neden bu branşları seçilemez hale getirdiğini çözmekten geçtiğine inanıyor.
