Ürtiker ve Anjiyoödemde İlk 90 Dakika Kritik

Ürtiker ve Anjiyoödemde İlk 90 Dakika Kritik

Dermatoloji Uzmanı Dr. Gülbiye Güler, ürtikerin besin tüketiminden sonraki ilk 90 dakikada ortaya çıkabileceğini belirterek, anjiyoödemin hayati tehlike oluşturabileceği konusunda uyardı.

Bahar Aylarında Artan Bir Tehlike: Ürtiker

Halk arasında kurdeşen olarak bilinen ürtiker, en çok bahar aylarında görülüyor. Medicana Bursa Hastanesi Dermatoloji Bölümü Uzmanı Dr. Gülbiye Güler, bu rahatsızlığın çeşitli uyaranlara bağlı olarak geliştiğini ve kısa sürebileceği gibi uzun bir süre de devam edebileceğini ifade ediyor. Özellikle solunum yollarıyla vücuda alınan polenlerin bahar aylarında ürtikere yol açtığı belirtiliyor.

Anjiyoödem Hayati Risk Taşıyabilir

Dr. Güler, ürtikerin daha derin dokuları tutması durumuna anjiyoödem denildiğini açıklıyor. Bu durumda dudaklarda, göz kapaklarında, el ve ayak tabanlarında şişmeler meydana gelebiliyor. Deri dışında sindirim sistemi ve solunum yolları tutulumu olursa karın ağrısı, midede dolgunluk hissi gelişebiliyor. Solunum yollarında ise seste çatallanma, yutkunurken takılma hissi, nefes darlığı ve panik hali görülebiliyor. Anjiyoödemin hayati tehlike oluşturabileceğinden acil müdahale gerektirdiğinin altı çiziliyor. Çok nadiren de anafilaksi ve hipotansiyon oluşabildiği aktarılıyor.

İlaçlar ve Besinler Tetikleyici Olabilir

Bazı antibiyotiklerin, ağrı kesici, antiinflamatuvar ve kas gevşeticiler ile radyo kontrast maddelerin en sık ürtiker yapan nedenler arasında yer aldığı belirtiliyor. Dr. Güler, özellikle ileri yaştaki kişilerde sık geliştiğini ve ürtikerde ilaçların mutlaka sorgulanması gerektiğini vurguluyor. Çocuk ve genç yaş grubunda daha sık görülen bu durum, besin alındıktan sonraki 90 dakikalık süre içinde genellikle gelişiyor. Paketli gıdalar, süt ve süt ürünleri, balık ve deniz ürünleri, yumurta, fındık, fıstık, çilek, muz, kivi, domates, çikolata ve baharatlar, ürtikere yol açan en sık karşılaşılan gıdalar arasında sayılıyor.

Tedavi Yöntemleri ve Öneriler

Akut ürtiker tedavisinde temel ilacın antistaminikler olduğu ifade ediliyor. Akut atak sebebi belirlenebilirse, bu tetikleyici faktörün uzaklaştırılması gerekiyor. Antistaminik tedaviye yanıt vermeyen ürtikerlerde sistemik kortikosteroidlerin genellikle etkili olabildiği, bazı olgularda ise histamin 2 blokerlerinin kullanılabildiği aktarılıyor. Nadiren fototerapi ve kalsiyum kanal blokerleri de kullanılabiliyor. Plazmaferez, İVİG ve kronik immünosupresif tedavi verilebileceği belirtiliyor.

Anjiyoödem tablosu varsa ve larinks tutulumu belirgin olan hastalarda antihistaminik ve sistemik kortikosteroid tedavisine cevap alınamıyorsa, anafilaktik şok riski nedeniyle sistemik adrenalin kullanılması gerekebiliyor. Fiziksel ürtikerlerin tedavisinde ise sürtünme, sıcak, soğuk, su ve güneş gibi etkenlerin uzaklaştırılması ile kontrol sağlanabiliyor.

Hastalara, gıda ve gıda katkı maddelerinin ürtikeri tetikleyebileceği belirtilerek diyet günlüğü tutmaları önerilebiliyor. Şüpheli besinlerin uzaklaştırıldığı bir diyet yararlı olabiliyor. Uyku bozukluğu ile giden ürtikerlerde antidepresanlar da kullanılabiliyor. Yerel tedavide ise ılık veya soğuk banyo, duşlar, soğuk yaş pansuman sınırsız öneriliyor. Mentol vb. içeren ferahlatıcı, kaşıntı dindirici losyonların kullanılabileceği ifade ediliyor.