Bakan Bolat: "Japonya ile Suriye ve Ukrayna’nın yeniden imarında işbirliği yapılabilir"
Bakan Bolat: "Japonya ile Suriye ve Ukrayna’nın yeniden imarında işbirliği yapılabilir"
Ticaret Bakanı Ömer Bolat, "Önümüzdeki süreçte, Ukrayna ve Suriye’nin yeniden inşası sürecinde de iş birliği yaparak, bu ülkelerde önemli projelere imza atabileceğimize inanıyoruz" dedi.
Ticaret Bakanı Ömer Bolat, Japonya’nın Osaka şehrinde gerçekleştirilen EXPO 2025 programı çerçevesinde basın açıklaması yaptı. Bolat, Japonya-Türkiye ikili yatırım ve ticari ilişkileri, Türkiye’nin ihracat, mal ve hizmet verileri, Türkiye’nin uluslararası doğrudan yatırım görünümü ve EXPO 2025’in Türkiye açısından önemi gibi konularda açıklamalarda bulundu. Bakan Bolat, Türkiye’nin Osaka-Kansai Japonya 2025 Dünya Expo’ya katılımından büyük onur ve heyecan duyduklarını, hem Expo Milli Günü’nü hem de ve TBMM’nin kuruluşu ve çocuklara hediye edilmiş ilk ve tek uluslararası bayram olan 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı bir arada kutladıklarını altını çizdi.
Ülkelerin tarihi ve kültürel birikimlerinin ve teknolojik gelişimlerini, ürettikleri mal ve hizmetlerini uluslararası bir arenada paylaştıkları EXPO’ların çok kıymetli olduğunu işaret eden Bakan Bolat, 19’uncu yüzyılın ortalarından itibaren düzenlenmekte olan EXPO’ların, ülkeleri daha iyi bir dünya hedefinde bir araya getirerek, uluslararası iş birliği ve iletişime katkı sağlayan etkinlikler olduğunu belirti.
"EXPO’larda yer almanın Türkiye’nin başarılarını sergilemesi açısından etkili bir araç olduğunu düşünüyoruz"
Türkiye’nin de EXPO’lara katılımını yıllardır gerçekleştirdiklerini söyleyerek, "Bu kapsamda, 1851 yılından itibaren düzenlenmekte olan EXPO’lara, 17’si Osmanlı döneminde; 21’i ise Cumhuriyet döneminde olmak üzere tam 38 kez katılım sağladık. 2016 yılında ise ilk kez bir EXPO’ya Antalya’da ev sahipliği yaparak bu alandaki deneyimimizi geliştirdik ve bu süreçte önemli bir birikim elde ettik. Türkiye son 20 yılda küresel ticaret ve ekonomide önemli ilerlemeler kaydetmiş; teknoloji, ticaret ve ekonomik kalkınma alanlarında stratejik ve etkili bir bölgesel aktör haline gelmiştir. Bu kapsamda EXPO’larda yer almanın Türkiye’nin kültürel birikiminin, ayrıca siyasi ve ekonomik istikrarını, başarılarını güçlü bir şekilde sergilemesi açısından oldukça etkili bir araç olduğunu düşünüyoruz" ifadelerini kullandı.
"Osaka-Kansai Japonya 2025 Dünya Exposu’nda ‘Medeniyetlerin Altın Çağı’ temasıyla yer alacağız"
Türkiye olarak, Dünya Expo’ya Japonya’da katılıyor olmaktan ayrıca büyük mutluluk duyduklarını ifade eden Bolat, "Bildiğiniz üzere, 13 Nisan-13 Ekim 2025 tarihleri arasında 6 ay sürecek olan ‘Osaka-Kansai Japonya 2025 Dünya Exposu’, 165 ülke, bölge ve uluslararası kuruluşu bir araya getirecek olup, Expo’nun ana teması ‘Hayatlarımız İçin Geleceğin Toplumunu Tasarlamak’ olarak belirlenmiştir. Bu büyük organizasyon, dünya genelinden 25 milyondan fazla ziyaretçiyi ağırlamayı hedeflemektedir. Yüzyıllar boyu köklü medeniyetlere ev sahipliği Anadolu topraklarının kadim kültürüyle Türkiye olarak, Osaka-Kansai Japonya 2025 Dünya Exposu’nda ‘Medeniyetlerin Altın Çağı’ temasıyla yer alacağız ve sizlere tarihimiz ile yeniliği buluşturan bir yolculuk sunacağız" değerlendirmesinde bulundu.
"Türkiye ve Japonya arasındaki ticaret hacmi 2024 itibarıyla 5,4 milyar dolar seviyesine ulaştı"
Türkiye ile Japonya arasındaki ikili ilişkilere değinen Bakan Bolat, tarihsel olarak köklü bir geçmişe sahip olup, iki ülke arasındaki dostluğun stratejik ortaklık düzeyinde ilerlediğini söyledi. Özellikle son yıllarda, ikili ilişkilerin kültürel etkileşimden eğitime, yatırımdan ticarete önemli bir ivme kazandığını da vurgulayan Bolat, şu ifadelere yer verdi:
"Son yüzyılda, Türkiye ve Japonya arasındaki ekonomik ilişkiler belirgin bir şekilde güçlenmiştir. Türkiye için önemli bir ticaret ve yatırım ortağı olan Japonya’nın, Türkiye’de yıllar içinde artan yatırımları sektörel iş birliklerindeki çeşitliliği artırmıştır. Enerji, otomotiv ve teknoloji gibi alanlarda hayata geçirilen ortak projeler iki ülkenin ekonomik büyümesine katkı sağlarken, ticaret hacminin de artmasına imkân sağlamıştır. Nitekim 2014 yılında 3,8 milyar dolar olan Türkiye ve Japonya arasındaki ticaret hacmi 2024 itibarıyla 5,4 milyar dolar seviyesine ulaşmıştır."
"Ukrayna ve Suriye’nin yeniden inşası sürecinde iş birliği yaparak, önemli projelere imza atabileceğimize inanıyoruz"
Bolat, Türkiye ve Japonya arasındaki ikili yatırım işbirliklerine de vurgu yaparak, "Türkiye’de faaliyet gösteren 275 Japon şirketinin toplam 3,1 milyar dolarlık (2023-Stok) yatırımı, Japonya’nın ülkemize olan güvenini ve uzun vadeli iş birliği vizyonunu ortaya koymaktadır. Ancak, Japonya’nın yurt dışındaki doğrudan yatırımlarının toplam büyüklüğünün 2 trilyon doları aştığı düşünüldüğünde, ülkemizin daha çok Japon yatırım projeleri çekmek istediği açıktır. Bu çerçevede, Türkiye’nin sahip olduğu güçlü üretim altyapısının, yenilikçi teknoloji ekosisteminin ve Asya ile Avrupa arasında stratejik bir lojistik merkez olmasının Japon yatırımcılar için büyük fırsatlar sunduğunu belirtmek isterim. Bu kapsamda, enerji, altyapı, yenilenebilir kaynaklar, otomotiv, sağlık ve ileri teknoloji gibi alanlarda iş birliğimizi daha ileri taşımak öncelikli hedeflerimiz arasındadır. Önümüzdeki süreçte, Ukrayna ve Suriye’nin yeniden inşası sürecinde de iş birliği yaparak, bu ülkelerde önemli projelere imza atabileceğimize inanıyoruz" değerlendirmesinde bulundu.
Türkiye’nin mevcut ekonomik verilerine ilişkin konuşan Bakan Bolat, son yıllarda küresel ekonomide gerçekleşen tüm olumsuz şartlara rağmen Türkiye’nin ekonomisinin üretmeye, istihdam sağlamaya ve Türk mallarını dünyanın dört bir yanına ihraç etmeye devam ettiğinin altını çizdi.
"775 milyar dolarlık mal ve hizmet ihracatı ve ithalatı ile Türkiye’nin çok önemli bir küresel oyuncu olduğunu dünyaya ispatlamıştır"
Bakan Bolat, ‘Uzak Ülkeler Stratejisi’ ve ‘İslam İşbirliği Teşkilatı Üyeleri ile İhracatı Geliştirme Stratejisi’, ‘Afrika Ülkeleri ile Ticari ve Ekonomik İlişkilerin Geliştirilmesi Stratejisi’ doğrultusunda Türk ürünlerinin tanınırlığını artırmak, pazar payını genişletmek ve Türk ihracatçıların etkinliğini güçlendirmek için çalışmalara devam ettiklerini belirterek, açıklamasını şu şekilde sürdürdü:
"Bu doğrultuda, 2002 yılında küresel mal ihracatından aldığımız pay yüzde 0,55 iken 2021 yılında ilk defa yüzde 1 seviyesini aşmış olup 2022 yılında yüzde 1,02’ye ve 2023 yılında yüzde 1,08’e yükselerek rekorunu yenilemiştir. Söz konusu payımız, 2024 yılında ise üçüncü çeyrek itibarıyla yıllıklandırılmış olarak yüzde 1,08 olarak gerçekleşmiştir. Türkiye’nin Küresel Uluslararası Doğrudan Yatırımlardaki payı 1990 yılında yüzde 0,33 seviyelerinde iken 2023 yılına geldiğimizde yüzde 0,78 seviyelerine yükselmiştir. 2028 yılında bu oranı yüzde 1,5’e çıkarmayı hedefliyoruz. Bu çerçevede, 775 milyar dolarlık mal ve hizmet ihracatımız ve ithalatımız ile ülkemiz çok önemli bir küresel oyuncu olduğunu dünyaya ispatlamıştır."
"Türkiye ile Japonya arasındaki turizm ilişkilerinde de hızlı artış var"
Konuşmasının ardından Bakan Bolat, daha sonra basın mensuplarının kendisine yönelttiği soruları cevapladı. Bu çerçevede Türkiye ve Japonya arasındaki ekonomik ilişkileri değerlendiren Bakan Bolat, "Türkiye ile Japonya arasındaki turizm ilişkilerinde de hızlı artış var. Türkiye’den Japonya’ya 50 bin kadar turist geldi. Japonya’dan Türkiye’ye de 134 bine yükseldi. Daha da artacak. Dünya hava yolu taşımacılığında İstanbul, Türkiye uluslararası transit merkezi haline geldi. Eğitim, sağlık turizmi, yazılım gelirleri, fuarcılık, bankacılık gibi birçok sektörlerde hizmet ihracatımızda da büyük başarı sağladık. Ama bunu geliştirmek istiyoruz. Yani dünya ticaretinde biz mal ve hizmetleri birlikte büyütme kararlılığındayız" değerlendirmesinde bulundu.
"Japonya ile Suriye ve Ukrayna’nın yeniden imarında işbirliği yapılabilir"
Japonya ile Ukrayna ve Suriye özelinde işbirliği fırsatlarına ilişkin konuşan Bakan Bolat, "Önceki görüşmelerimizde de bunu gördük. Japon iş dünyası özellikle Ukrayna’nın yeniden imar sürecinde ve Afrika’da veya Asya’daki bazı önemli altyapı ve enerji projelerinde Türk müteahhitlik firmalarıyla işbirliği yapmaya istekliler. Japonya’nın mühendislik yeteneği ve finans gücüyle Türk müteahhitlik firmalarının üretim kabiliyeti ve kaliteli üretimi birleşince birçok önemli projelere imza atıldı. Fatih Sultan Mehmet Köprüsü İstanbul’daki. Ondan sonra Haliç Köprüsü, daha sonra Osmangazi Köprüsü yapımında Türk ve Japon müteahhitlik konsorsiyumu çok başarılı işler ortaya koydular. Bunun yanında Doha Havalimanı projesi, Türkmenistan’da, Özbekistan’daki enerji yatırımları, Dubai metrosu gibi birçok uluslararası projelerde bu başarılı işbirliklerini gördük. İnanıyoruz ki şu anda dünya müteahhitlik sektörünün gözde ülkeleri olan Suudi Arabistan, Irak, Ukrayna ve tabii Suriye’nin yeniden imarında böyle yeni başarılı işbirlikleri olabilecektir" ifadelerini kullandı.