ATSO heyeti başkentte Antalya ekonomisini konuştu

ATSO Başkanı Yusuf Hacısüleyman ve ATSO heyeti, Ticaret Bakanı Prof. Dr. Ömer Bolat ve TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu’nu ziyaret ederek, toplu işyerleri projesi için destek istedi. Projenin Antalya ekonomisine katkı sağlayacağına inandıklarını belirten Bakan Bolat ve Başkan Hisarcıklıoğlu, projeye tam destek vereceklerini kaydetti.
Antalya Ticaret ve Sanayi Odası (ATSO) Yönetim Kurulu Başkanı Yusuf Hacısüleyman ve beraberindeki heyet, Ticaret Bakanı Prof. Dr. Ömer Bolat ve Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu’nu ziyaret ederek, Antalya iş dünyasının talep, beklenti ve önerilerinin yer aldığı dosyayı teslim etti. Ziyarette Başkan Hacısüleyman’a, Meclis Başkanı Ahmet Öztürk, Yönetim Kurulu Başkan Yardımcıları Boğaçhan Göksu ve Hakan Pakalın, Yönetim Kurulu Sayman Üyesi Murat Totoş, Yönetim Kurulu Üyeleri Hatice Öz, Mustafa Yayla, Hüseyin Sarı, Mehmet Dikmen, Özgür Karagöz, Behçet Ülker, Meclis Başkan Yardımcıları Nilay Akbaş, Mızrab Cihangir Deniz, Kâtip Üye Ökkeş Göktuğ Şahin ile Genel Sekreter Av. Aslı Şahin Tekin eşlik etti. Yönetim Kurulu Başkanı Yusuf Hacısüleyman ve heyeti, Ticaret Bakanı Prof. Dr. Ömer Bolat’a gerçekleştirdikleri ziyarette, toplu iş yeri projesi ve turizmden, tarıma, gıda sektöründen inşaat ve hizmet sektörüne ATSO’nun 49 meslek komitesinin talep ve çözüm önerilerinin yer aldığı dosyaları teslim etti ve dosya içeriği hakkında bilgi verdi.

Öneri ve taleplerinizi dikkate alıyoruz
Toplantıda açıklamalarda bulunan Ticaret bakanı Ömer Bolat, “ATSO müthiş enerji dolu bir ekip ve insan ilişkileri çok iyi. Sizlerle 9 Şubat’ta ATSO üyelerinin katılımıyla gerçekleştirdiğimiz toplantıda ve ziyaretime geldiğiniz her buluşmamızda gördüm ki herkes çok donanımlı ve tüm sektörlere hâkim. Bu sebeple, önerilerinizi, taleplerinizi son derece dikkate alıyoruz. Çünkü bunları yaparken memleket meselesi olarak baktığınızı en içten şekilde hissediyorum. Toplu işyeri projesiyle ilgili, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığımız, Tarım ve Orman Bakanlığımız ile görüşün bu konuda ben de sizin yanınızdayım” diye konuştu. ATSO Yönetim Kurulu Başkanı Yusuf Hacısüleyman ise, “Meslek komitelerimizin de desteğiyle 13 kooperatifin kuruluşunu gerçekleştirdik. Projeye Ali Bahar Başkanımız çok önem veriyordu. Biz de bu süreci hızlı bir şekilde tamamladık. Eylül ayında da ilk genel kurullarımızı yapıp, üst birlik kurma aşamasına geçeceğiz. Orman vasfını kaybetmiş, fotoğrafları ve detay bilgileri dosyamızda bulunan alan için sizden destek istiyoruz” dedi.
Enflasyon muhasebesi konusunda iş dünyasının endişelerini Bakan Bolat’a ileten Başkan Hacısüleyman, “Son günlerin en tartışmalı konusu enflasyon muhasebesi. Bu konu bir yıla yakındır ülke gündemimizde ancak vergi dönemleri geldiğinde konu yeniden gündeme geliyor” dedi. Düzenlemede eksik ve hatalı olduğu düşünülen noktalar olduğunu ve bunun iş dünyası temsilcileri tarafından yüksek sesle gündeme getirildiğini ifade eden Başkan Hacısüleyman, sözlerini şöyle sürdürdü;

“Enflasyon muhasebesi, enflasyonun mali tablolardaki yanıltıcı etkileri ortadan kaldırmak amacıyla uygulanıyor. Vergi Usul Kanunu’na göre belirli şartlar altında zorunlu hale gelen bu uygulama, 2024 yılında tekrar yürürlüğe girdi. Ancak, 2021’deki ertelemeden sonra bu uygulamanın bugünkü ekonomik şartlarda firmalar üzerinde önemli zorluklar oluşturduğu görülüyor. Türk iş dünyası enflasyon muhasebesini 2003 ve 2004’te de tecrübe etmiş olmasına rağmen yıl başladığında, pek çok kişinin aklına şu anda yaşanan sorunlarla karşılaşılabileceği gelmemişti. Sorunların bugün çok can yakıyor olmasının ardında, yirmi yıl önceki konjonktür ile bugünkü konjonktür arasında yatan önemli farklar var.”
Hacısüleyman, “Bu yılın ikinci çeyreğine ait gelir ve kurum geçici vergi beyannamelerinin verilme ve ödeme sürelerinin 6 Eylül Cuma gün sonuna kadar uzatıldığı açıklandı, bu olumlu bir gelişme, teşekkür ediyoruz ancak bizim için yeterli değil” dedi.

20023 ve 2004 döneminden farklı bir konjonktür
Enflasyon muhasebesi uygulamasının 2003 ve 2004 yıllarından çok daha farklı bir konjonktürde olduğunu belirten Hacısüleyman, “Türkiye 2001 yılında büyük bir ekonomik kriz yaşamış, ekonomi daralmış, yıllık enflasyon yüzde 69’a çıkmıştı. Enflasyon 2002’de yüzde 30’a, 2003’te yüzde 18’e ve 2004’te yüzde 9’a düştü. Türkiye yeniden büyümeye başlamıştı. Hem iç talep, hem ihracat oldukça canlı bir performans gösteriyordu. Kredi faizleri oldukça düşüktü, ülkeye dışarıdan yatırımlar artmaya başlamış, AB ile son derece pozitif bir gündem yakalanmıştı. Bugün enflasyon muhasebesi tam tersi bir ekonomik konjonktürde uygulanıyor. Sıkılaşma tedbirlerinin en kritik dönemindeyiz. Enflasyon yüzde 75’ten yeni yeni düşmeye başladı. Yurtiçi satışlar soğuma dönemine girdi. Üstelik ihracat pazarları da durgun. Kredi faizleri çok yüksek ve kredi büyüme oranlarına sınırlama getirildi. Yani bankalar müşterisi faize razı olsa da istediği kadar kredi kullandıramıyor” diye konuştu.

İş insanları olarak sabırlıyız
Uygulamada enflasyon düzeltmesinin bilançoda yer alan parasal olmayan kalemler üzerinden yapıldığını ancak parasal kalemlerde değişiklik yapılmadığını vurgulayan Hacısüleyman, “Ülke genelinde toptan ve perakende satışlarda yavaşlama hatta gerileme varken, kredi faizleri yüksek ve kredi kullanımı zorken, işletmelerin ayakta kalmaya ihtiyacı varken, sistem, firmaları daha da zor duruma sokuyor. Enflasyon muhasebesi uygulaması geçici dönemler için değil, 2024 yılsonu mali tablolarında uygulansa daha iyi sonuçlar alınabilirdi. Bir erteleme olmayacaksa bile, ayakta kalmakta zorlanan şirketlerin haklı şikâyetlerinin giderilmesi gerekiyor. 2021’de başlayan yanlış ekonomi politikalarının etkilerini yaşıyoruz ve bu durumun düzeltilmesi zaman alacak. Enflasyonun düşmesi zaman alsa da, aceleci faiz indirimleri büyük zararlara yol açabilir. Şu an en çok sıkıntıyı vatandaşlar ve çalışanlar çekiyor, ardından şirketler geliyor. Hepimizin bu sürece sabırla yaklaşması gerekiyor, biz iş insanları olarak sabırlıyız. Bizim en önemli endişemiz yatırımların durma noktasına gelmesi” açıklamasında bulundu.

İş dünyasının talepleri görüşüldü
ATSO meslek komitelerinin Yönetim Kuruluna ilettiği, içerisinde sorun ve çözüm önerilerinin detayları bulunan dosya hakkında bilgi veren Başkan Hacısüleyman, “Dosyamızda, kredi kartı harcamalarına getirilen kısıtlardan kurumsal kredi kartlarının muaf tutulması, ihracat bedellerinin yüzde 30’unun TCMB’ye satış zorunluluğunun esnetilmesi, vize sorunu, yeşil pasaport alımının kolaylaştırılması, fuar ve pazar araştırması desteklerinin artırılması, berber-kuaför ve güzellik salonlarının çalışma gün ve saatleri, fiyat etiketlerine yönelik sorunlar, AVM’lerin haksız rekabete sebep olduğu gibi başlıkların olduğu 23 başlıkta sorun ve çözüm önerimiz yer alıyor. Artık yavaşlamanın daha ciddi sorunlara dönüşmemesi için son kavşaktayız. Yakın zamanda bu gidişatta değişiklik yapacak önlemler alınmazsa çok daha ciddi yan etkiler görmeye başlayacağız” dedi.

Antalya Ticaret ve Sanayi Odası’nın çalışmalarına teşekkür eden Bakan Prof. Dr. Ömer Bolat, “Oda heyetinizle üçüncü kez buluşuyorum ve çalışmalarınızı beğeniyorum. Ülkemize ve devletine hizmet etmek için çalışan, doğru eleştirileri olan, iyi yapılan uygulamaları da destekleyen bir kurumsunuz. Türkiye’de bu kadar sıklıkla bir ticaret ve sanayi odası ile görüşmedim” diye konuştu.

Antalya’ya iyi bir laboratuvar
Başkan Hacısüleyman, “Kentimiz Bakanlığınız için iyi bir laboratuvar. Ticaret Bakanlığı’mızın yapacağı her türlü projede pilot uygulama bizim ilimizden başlayabilir. Turizm Antalya’nın en önemli gelir kaynaklarının başında geliyor. Türkiye’de turizm gelirlerinin yüzde 55’ini kentimiz karşılıyor” dedi. Antalya’nın turizm gelirleri açısından önemli bir kent olduğunu ifade eden Bakan Prof. Dr. Bolat, “Gerek otellerin doluluk oranı, gerekse ziyaretçi sayısı bakımından Antalya’nın iyi durumda olduğunu düşünüyoruz” diye konuştu.

En çok talep ve çözüm önerisi ATSO’dan
Ticaret Bakanlığı tarafından 1 Temmuz 2024 tarihinde alınan kararla, berber, kuaför ve güzellik salonlarının haftanın bir günü kapalı olması konusunda sektörden gelen yoğun bir şikâyet olduğunu ve konuyla ilgili Bakanlığa bir yazı da ilettiklerini ifade eden ATSO Başkanı Yusuf Hacısüleyman, “Üyelerimizin, vatandaşlarımızın ve ülkemize gelen turistlerin mağduriyetlerinin önlenmesi amacıyla, bakanlık tarafından alınan kararın kaldırılmasını talep ediyoruz. Bunun mümkün olmaması durumunda turizmin başkenti Antalya’nın bu uygulamadan muaf tutulması konusunda desteklerinizi istiyoruz” dedi. Berber, kuaför ve güzellik salonlarıyla ilgili çözüme yönelik çalıştıklarını ifade eden Bakan Prof. Dr. Ömer Bolat, “Bu konuda bize en çok çözüm önerisini ve talebi ATSO iletti. Çözüme yönelik koyduğunuz katkı için teşekkür ediyoruz. Çok kısa bir sürede sorunun çözümüne hep birlikte şahit olacaksınız. Her ilimizin kendi özelinde dinamikleri olduğunu uygulamada gördük, bu da bize bir tecrübe oldu” açıklamasında bulundu.

Sektörde KDV uygulamalarında yaşanan sorunlar gündeme getirilerek, bazı ürünlerde yüzde 1 KDV uygulanması gerektiği vurgulandı. Ayrıca, fırınların kafe-restoran konseptiyle hizmet vermesi dikkate alınarak bu ayrımın kaldırılması talep edildi. Sigorta şirketlerinin tehlikeli madde statüsünde gördüğü iş yerlerine sigorta yapmaması sorunu öne çıkarıldı ve Kaleiçi işletmelerinde de aynı konuda yaşanan sorunun çözümü için yüksek primlerle güvence sağlanması adına destek istendi. Konut kredisi oranlarının yüksekliği ve yabancıya konut satışındaki kısıtlamaların sektör üzerindeki olumsuz etkileri dile getirildi. Özellikle yabancı yatırımcıların oturma izinleri ve ilgili düzenlemelerin iyileştirilmesi gerektiği ifade edildi. İnternet sitelerinde satış yapan ürünlerin güvenirliliği ile ilgili Ticaret Bakanlığı tarafından yürütülen çalışmalara ilişkin bilgi alan ATSO heyeti, e-ticaret ve e- ihracat, sağlık turizmi, bölge rekabetçiliğinin artırılması, yol kenarı denetim istasyonları, merdiven altı işletmeler ve ruhsatsız iş yerleri sorunu, elektronik ilan doğrulamasına ilişkin düzenleme taleplerini ve şirketlerin tasfiye süreçleri ile gayrimenkul sektörünün sorunlarını aktardı. Ruhsatsız eğitim veren işletmelerin oyun evi, parti evi gibi isimler altında kreş hizmeti vermesinin önüne geçilmesi ve ruhsat konusunda kriter konularak denetimlerinin yapılması için acil çözüm talebi gündeme getirildi.

Yeşil pasaporta olan güveni sarsamayız
Son günlerde Yeşil Pasaport konusunda birçok meslek grubunun dâhil olduğu bir düzenlemeye ilişkin Bakan Bolat’a konuyla ilgili iş insanlarının yeşil pasaport talebini dile getiren Başkan Hacısüleyman, “Son dönemde artan vize sıkıntıları iş dünyasını zor durumda bırakıyor, bu konuda iş insanlarına öncelik verilmesini istiyoruz” dedi. Bakan Prof. Dr. Bolat, “Sosyal medya dezenformasyonu ile Yeşil Pasaport uygulamasına dahil edildiği iddia edilen meslek grupları oldu. Fakat bu tamamen yanlış bir bilgi, uygulamayı genişletmiyoruz, Yeşil Pasaporta olan güveni sarsamayız” diye konuştu.
ATSO Yönetim Kurulu Başkanı Yusuf Hacısüleyman ve beraberindeki heyet, Ankara görüşmeleri kapsamında TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu’nu ziyaret etti. ATSO heyeti görüşmede, meslek komitelerinin çalışmalarını, talep ve önerilerini Başkan Hisarcıklıoğlu’na aktararak, hazırladıkları dosyayı sundu. Merhum Başkan Ali Bahar’a taziye dileklerini ileten TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, yeni yönetime çalışmalarında başarılar diledi. Ali Bahar’ın Antalya’da toplu iş yerleri oluşturulması konusunda yaptığı çalışmaların görüşüldüğü ziyarette, Antalya’nın ekonomik gelişimi için her zaman destek vereceğini kaydeden Başkan Hisarcıklıoğlu, “Her zaman odamızın yanında olacağız, birlik ve beraberlik içerisinde çalışacağız” dedi.