Asrın felaketinin simgesi olan bebeklerden Umut’a buruk sünnet düğünü
Asrın felaketinin simgesi olan bebeklerden Umut’a buruk sünnet düğünü
Asrın felaketinin simgesi olan bebeklerden Umut için düzenlenen sünnet düğünüyle, depremde kaybettiği babasının hayali gerçekleştirildi. Düğüne katılım olmaması ise geride kalan annesi ve kardeşlerini üzdü.
Asrın felaketi olarak adlandırılan 6 Şubat depremlerinde kocasını, annesini, ablası ve kayınpederini kaybeden 3 çocuk annesi Bedia Kılınç, çocuklarıyla birlikte hayata tutunmaya çalışıyor. Depremde enkaz altında kalan Kılınç, 40 günlük bebeği Umut’a depremden 20 gün sonra kavuşabilmişti. Asrın felaketinin ardından Sivas’a yerleşen Kılınç, çocuklarına hem annelik hem babalık yaparak yaşam mücadelesini sürdürüyor.
Kılınç, kocası Durmuş Ali Kılınç’ın vaadini gerçekleştirerek Umut için buruk bir sünnet düğün düzenledi. Düğüne sadece Umut’un ailesi ve AFAD’dan yetkililer katıldı. Düğüne beklenilenin aksine fazla bir katılım olmadı. Evlerinin bahçesinde oğlu Umut ve birkaç akrabasıyla oyunlar oynayıp halay çeken Kılınç, komşularının kendilerini istemediğini ve düğüne gelmediklerini ifade etti.
"Bu sünnet düğünü babasının vaadiydi"
Bu sünnet düğününün eşi Durmuş Ali Kılınç’ın vaadi olduğunu söyleyen Kılınç, "Umudum 40 günlükken enkazdan çıktı, 3 yaşına bastı. Kendi çabalarımızla çıktık. Çocuklarımla ayakta durmaya çalıştım. Üç çocuğum da beni tekrar hayata bağladı. Umut’un babası olmasa da annesi hayatta. Bu sünnet düğünü babasının vaadiydi. Asrın felaketi yaşanmasaydı yazın sünnet düğünü yapacaktık. Ben de babasının vaadini yerine getirdim. Mekânı cennet olsun, yerinde rahat uyusun" diye konuştu.
"Üç çocuğumu bana emanet etti"
Her şeye rağmen çocukları için hayata tutunmaya devam ettiğini anlatan Kılınç, "Bugün burada bana destek olmak için iki teyzesi, dayısı, Sivas AFAD Eğitim Şube Müdürü Ahmet İnan Bey ve eşi var. Komşularımız bizi istemedikleri için oğlumun sünnet düğününe gelmediler. Biz de burada kendimiz çalıp kendimiz oynarız. Umut hayata neşe katan bir çocuk. Eşimin mekânı cennet olsun, üç çocuğumu bana emanet etti ve gitti. Çocuklarımın her şeyini yaparım" dedi.