Artvin’de Yaban Hayatı Müzesi kuruldu

Artvin’de Yaban Hayatı Müzesi kuruldu

Artvin’de Yaban Hayatı Müzesi kuruldu

Artvin’in zengin doğa ve yaban hayatını sergilemek amacıyla Artvin Çoruh Üniversitesi Seyitler Yerleşkesi Orman Fakültesi binası içinde Yaban Hayatı Müzesi kuruldu. Müzede Artvin ve çevresindeki yaban hayatı türlerini tanıtmak ve koruma bilincini artırmak amacıyla çeşitli eğitim ve farkındalık faaliyetleri gerçekleştiriliyor.
Yaban Hayatı Müzesi, okul öncesinden üniversite düzeyine kadar tüm öğrenciler ile doğaya ilgi duyan herkese yaban hayatını tanıma ve inceleme fırsatı sunuyor. Müze, doğa turizmi açısından önemli bir konuma sahip olan Artvin’de, ziyaretçilere zengin bir yaban hayatı deneyimi yaşatıyor. Müze, Artvin ili ve çevresinde doğal olarak ölü bulunan hayvanların Doğa Koruma ve Milli Parklar Şube Müdürlüğü iş birliği ile tahnit edilip sergilenmesiyle zenginleşti.
Artvin’in yaban hayatının zenginliğini gösteren müzede, şu ana kadar 137 türün tahnit çalışması yapılarak sergileniyor. Müze sorumlusu Dr. Öğr. Üyesi Yasin Uçarlı, müzede sergilenen türler hakkında bilgi vererek “Yaban Hayatı Müzesi, yöremize ait 137 türü barındırıyor. Artvin coğrafyası, yaban keçisi, ayı, kurt, vaşak ve çengel boynuzlu dağ keçisi gibi çeşitli yaban hayatı türleri açısından oldukça zengin. Bu müze, öğrencilere ve ziyaretçilere bu türleri daha yakından tanıma ve inceleme imkânı sağlıyor. Bu türlerin büyük bir kısmını doğal ortamında gözlemlemek mümkün. Ancak gözlem imkânı olmadığında, müzemiz eğitim odaklı çalışmalarla öğrencilerimize ve ziyaretçilerimize bu türleri yakından tanıma fırsatı sunuyor” dedi.
Doç. Dr. Mehmet Yavuz ise müzenin Amerikan müzelerine yakın bir seviyede olduğunu belirterek “Ben 15 sene Amerika’da kaldım ve birçok yaban hayatı müzesi gezdim. Kalite ve zenginlik bakımından buradaki Yaban Hayatı Müzesi, Amerikan müzelerine çok yakın bir seviyede. Bu müzeyi, hem Artvin içinden hem de diğer illerden gelen ziyaretçilere mutlaka tavsiye ediyorum” diye konuştu.
Yaban Hayatı Müzesi Artvin’de doğa ve yaban hayatı meraklılarına benzersiz bir deneyim sunarken, aynı zamanda bölgenin turizm potansiyelini artıracak önemli bir kültürel merkez olma özelliği taşıyor.