AFAD’a akrediteli Türkiye’nin ilk Su Altı Arama Kurtarma Derneği olan Türkuaz Arama Kurtarma Derneği’nin Operasyon Sorumlusu Deniz Temel, vatandaşların zor zamanlarında yanlarında olmak için 7 gün 24 saat teyakkuz halinde bekleyerek hazırlıklarını sürdürüyor.
Adana’da doğup büyüyen, küçük yaşlarda kanallarda yüzme öğrenen, arkadaşlarıyla beraber orman gezilerine çıkarak doğa sporları ile tanışan Deniz Temel, bu merakını vatandaşlara katkı da bulunmak için daha da profesyonel hale getirdi. 2003 yılında Kayseri’ye taşınan ve burada arkadaşlarının yönlendirmesi ile Türkuaz Arama Kurtarma Derneği ile tanışan Deniz Temel, kendini burada geliştirerek kentte meydana gelen kurtarma olaylarına da müdahale etmeye başladı. AFAD’a akredite olan derneği ile Türkiye’de ilk defa su altında arama yapma kabiliyetine ulaşan Operasyon Sorumlusu Deniz Temel, yüzlerce olaya müdahale etti. Suda boğulan vatandaşların cenazelerine ulaşarak su yüzüne çıkaran Temel, kolluk kuvvetlerine de yardımcı olarak işlerini kolaylaştırdı. Kayseri’de bulunan akarsu ve barajlarda kaybolan vatandaşların bulunmasında önemli rol oynayan Temel, aynı zamanda eğitim de vermeye başlayarak arama kurtarma konusunda binlerce kişiyi eğiterek öncülük etti.
"Hiçbir yardım almıyoruz"
Kendi hikâyesini anlatan Türkuaz Arama Kurtarma Derneği Operasyon Sorumlusu Deniz Temel, “Yıllardır beri doğa sporları anlamında birçok faaliyet yaptım. Bizim neslin şansı, akarsuda yüzmeyi, küçük tepelere çıkarak dağcılığı öğrenirler. Ben de bu şekilde bugünkü yaptığım işe ilk adımımı atmış bulundum. Ben daha önce Adana’da yaşıyordum. 2000 yılında Kayseri’ye geldim ve 2003 yılında derneğimizle tanıştım. Akabinde doğa sporları faaliyetlerine katıldım ve su altına heveslendim. Bunu sportif olarak yaparken, bu işin arama kurtarma kısmına girdik. 15 yıldan beri Kayseri ve bölgede, Türkiye’nin birçok ilinde akarsularda ve barajlarda kaybolan şahısların arama faaliyetlerinde bulundum. Kayseri’de bizden başka su anlamında arama kurtarma yapan yok. Hem akarsu hem de su altı aramayı Türkiye’de tek olarak yapan sivil toplum kuruluşuyuz. İnsanların zor zamanlarında yanlarında olmanın tarifi ve ifade şekli yok. Acil durum ihbarı geldiği zaman tamamen insan hayatına odaklı olarak konsantre oluyoruz. Bölgeye gidip değerlendirme yapıyoruz ve kayıp şahısların arama faaliyetlerine başlıyoruz. Tamamen gönüllülük ilkesi ile yapıyoruz. Herhangi bir kurumdan veya kuruluştan yardım yapıyoruz” ifadelerini kullandı.
“6 Şubat depremi bize ders oldu, insanlarımızın bilinçlenmesi lazım”
Temel, “Özellikle 6 Şubat depremi ile birlikte farklı bir durum gerçekleşti. Ülkemiz zaten deprem bölgesi ama bu şekilde bu zamana kadar böyle bir deprem görmedik. 6 Şubat depremi de bizim vatandaşlarımıza ders olmalı. Ne zaman, neyi yapacağımızı, nasıl hareket edeceğimizi bilmeliyiz ve değerlendirmeliyiz. Aile, okul, kurumsal planlarının yapılması gibi planların hazırlanması ve hayata geçirilmesi lazım. İnsanlarımızın bu konuda bilinçlenmesi lazım. Biz sivil toplum kuruluşu olarak çok fazla kalabalık ekibe sahip değiliz ve fazla ekibin olmasını da istemiyoruz. Yatayda değil de dikeyde bu sistemi yürütmeye çalışıyoruz. Bizim ekibimizde yer alan arkadaşlarımız hem dağ arama kurtarma hem deprem arama kurtarma hem akarsu hem de sualtında eğitimleri alıyoruz. Az adamla çok iş yürütmeye çalışıyoruz” şeklinde konuştu.