Tarih: 19.09.2025 14:57

Deniz taşımacılığında artan jeopolitik riskler ve savaş sigortalarının önemi

Facebook Twitter Linked-in

Son zamanlarda Kızıldeniz ve Karadeniz gibi önemli sulardaki artan jeopolitik gerginlikler, denizcilik alanında güvenlik endişelerini ön plana çıkardı. Ticari gemilere olan tehditler ve güzergah değişiklikleri, taşımacılık maliyetlerini artırarak sigorta gerekliliğini de daha önemli bir duruma getiriyor. Uzmanlar; güvenlik tehdidi bulunan alanlardan geçen bir geminin maruz kalabileceği zararların, doğru oluşturulmuş bir savaş sigortası ile güvence altına alınabileceğini aktarıyor.
Artan jeopolitik gerginlikler, denizcilik alanında güvenlik endişelerini ön plana çıkarırken, ticari gemilere olan tehditler ve güzergah değişiklikleri, taşımacılık maliyetlerini artırarak sigorta gerekliliğini önemli bir duruma getiriyor. Marsh Türkiye Yönetim Kurulu Üyesi ve Sigorta Reasürans Brokerliği Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Cem Çolak, konu ile ilgili şu açıklamalarda bulundu: "Bu aşamada, savaş sigortaları, armatörler ve yük sahipleri için risk yönetiminde en temel araçlardan biri olarak karşımıza çıkıyor. Ayrıca, savaş sigortalarının kapsamı yalnızca fiziksel hasarlarla sınırlı değildir. Gemilerin alıkonulması, mürettebatın güvenliği, limanlara erişimdeki kısıtlamalar ve operasyonel gecikmeler gibi dolaylı tehlikeler de bu sigorta poliçeleri ile güvence altına alınabilmektedir. Bu durum, deniz taşımacılığına yönelik çeşitli tehditlere karşı daha kapsamlı bir güvenlik anlayışı sağlıyor."
Çolak, "Kızıldeniz, Hürmüz Boğazı, Karadeniz gibi stratejik bölgelerde rotası geçen gemilerin savaş sigortası prim maliyetleri önemli ölçüde arttı. Örnek vermek gerekirse Kızıldeniz'deki Houthi saldırıları sonrası, bu hattaki sigorta primleri gemi değerinin yüzde 0,3'ten yüzde 0,7'ye hatta bazı durumlarda yüzde 1'e kadar yükseldi. Hürmüz Boğazında ise fiyatlar çatışma riskinin artması ile yüzde 0.1-0.2 seviyesinden yüzde 0.5 seviyesine çıkmış durumda. Gemi tipi, rotası, bayrağı, yük türü gibi faktörler primin özel şartlarını belirliyor. Yüksek risk altındaki bölgelerde geçiş yapan dökme yük, tanker veya gaz taşımacılığı yapan gemilerde, hem tehlike hem de olası zarar büyüklüğü nedeniyle primler daha yüksek aralıkta oluyor" ifadelerini kullandı.
Çolak, sözlerine şöyle devam etti: "Teknik süreler açısından da değişiklikler görülüyor. Eskiden savaş riski sigortası teklifleri genellikle 7 gün geçerliliği olan zonlar için verilirken, bugün özellikle yüksek riskli bölgelerde bu süre 24 saate kadar düşüyor."
Cem Çolak, "Her bir müşterimizin operasyonel yapısını ve sefer özelliklerini inceleyerek, en uygun sigorta yapısını meydana getirmeyi amaçlıyoruz. Bu şekilde, sadece zararları telafi etmeyi değil, aynı zamanda krizleri önlemek için proaktif bir yaklaşım sergilemeye de önem veriyoruz. Sigorta Brokerleri olarak denizcilik sektöründeki şirketlere, askeri ve politik risklere karşı özelleştirilmiş çözümler sunarak ticaretin kesintisiz sürdürülmesine katkı sağlıyoruz. Denizcilik savaş sigortası, günümüzde operasyonel devamlılığın vazgeçilmez bir unsuru olarak kabul ediliyor. Küresel sigorta ağımız ve yerel pazar bilgimizle, Türk denizcilik sektörüne özel stratejiler geliştiriyor, riskleri minimize ederek operasyonel güvenliği güçlendiriyoruz" dedi.



Orjinal Habere Git
— HABER SONU —
G-F0G61HQYBB