AK Parti Ankara Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Mehmet Özhaseki,

AK Parti Ankara Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Mehmet Özhaseki,

Özhaseki: Ortada çok kirli bir ilişki var

AK Parti Ankara Büyükşehir Belediye Başkan adayı Mehmet Özhaseki, CHP`nin Ankara Büyükşehir Belediye Başkan adayı Mansur Yavaş`ın yargıya da yansıyan sahte senetle icra takibi yaptığı iddiasıyla ilgili, "Ortada çok kirli bir ilişki var" dedi.
AK Partili Mehmet Özhaseki, partisinin genel merkezinde basın toplantısı düzenledi. AK Parti TBMM Grup Başkanı Naci Bostancı, AK Parti Genel Sekreteri Fatih Şahin, MHP Genel Başkan Yardımcısı Yaşar Yıldırım, AK Parti Ankara İl Başkanı Hakan Han Özcan, MHP Ankara İl Başkanı Turgay Baştuğ ve AK Partili milletvekilleri de toplantıda yer aldı.
`CHP´NİN ADAYININ PROJELERİNİ GÖRMEDİM`
Özhaseki, seçim kampanyasında rakiplerinin şahıslarını hedef almadığını, bu konularda bir cümle bile etmeyeceğinin altını çizdiğini belirterek, "Ama iki konuda eleştirilerimi sürdürdüm. Birincisi, rakiplerimin başta CHP´nin adayı olmak üzere bir projelerini görmedim. Ankara´yı nereye taşıyacaklarını kendileri de bilmiyor, söylemiyorlar. Ayrıca bilmiyorlar da belediyeciliği. Ben dersime çalıştım, Ankara´yı nereye taşıyacağımız hususunu da hazırladım, her yerde de bunu anlatıyorum. 2 ay kadar önce söyledim, Kayseri´ye adamlar gönderdiler, bantlar istiyorlar, `Açığı var mı?` diyorlar. 15 gün önce televizyonda gördüm CHP´nin adayı diyor ki, `Bırakın projeleri ne bantlar çıkacak`. `Allah, Allah` dedik, bu ne biçim iştir. Ankara´da siyaset bu arkadaşlar tarafından kirli mi yürütülüyor? `Bandı bırak kardeşim sen, Ankara´ya ne yapacağını söyle` diyerek yolumuza devam ettik" dedi.
`MAĞDURİYET EDEBİYATI YAPTI`
Özhaseki, Yavaş hakkındaki iddiaları gazetelerde çıkınca öğrendiğini, çıkıp dürüstlükle, bunların ne olduğunu, geçmişteki 10 yıllık ilişkinin ne olduğunu anlatması gerektiğini söyleyerek şöyle konuştu:
"Oradaki kirli ilişkiler bütününün ne olduğunu, izah etmesi gereken oydu. Basının karşısına çıktı, bekledik ki oradaki sorulara bu arkadaş cevap versin. Hiçbirine cevap vermedi, kısa bir bülten okudu, sonra soru almadan sessizce bıraktı gitti. Ama bir şey daha yaptı, mağdur edebiyatı yaptı. Allah, Allah nasıl bir mağduriyettir anlamadım ben. İkincisi basını, Ömer Çelik´i ve beni suçladı. Ben böyle kurnazca bir işi ilk defa görüyorum ömrümde. 10 yıldır beraber olan, yiyen, içen, ortaklık, alışveriş yapan sizsiniz. Sonunda demek aranızdaki menfaat ilişkisinde bir çatışma çıktı, bunu çıkıp dürüstlükle millete izah edecek sizsiniz. Bizi niye karıştırıyorsunuz, bizimle ne alakası var bu işin? Demek ki bu arkadaşların siyaset tarzı bu. Kirli bir şekilde siyaseti sürdürmeyi düşünüyorlar. Bir mağduriyet edebiyatıyla bu işi son 15 günde götürmeyi kendilerine hedef bilmişler. Bizim anladığımız bu" şeklinde konuştu.
`O SENİN ARKADAŞIN`
CHP´li Yavaş´ın kendisine sahte senet verdiğini öne sürdüğü Necmettin Kesgin`i hiç görmediğini, ismini duymadığını ve tanımadığını vurgulayan AK Parti`li Özhaseki, "Oradaki `ticari` denilen işin ne olduğunu da bilmiyorum. Geçen gün sorulduğunda, `Bir kere görüştüğümü, karşılaştığımı söylesinler Türkiye´yi terk ederim` dedim. Bu kadar olaydan uzaktayım, haberim yok. Ama gördüğümüz kadarıyla açıklanan belgelere göre, yaklaşık 10 yıldır bir iş ilişkisi var. Beraber yeniliyor, içiliyor, atış poligonlarında talimler yapılıyor ve alınıyor, veriliyor. Fakat şimdi o şahıs hakkında kriminal suçlu, suçları var gibi, o şahsın suçlarını ortaya dökmeye başlıyorlar. O senin arkadaşın bu suçladığın adam. `Kriminal suçlu` diye belirttiğin şahıs her kim ise biz görmedik ki ömrümüzde, tanımıyoruz. Onunla sen oturup kalkmışsın, birlikteliğin sürmüş. Şimdi menfaat çatışman var ki suçlamaya başlamışsın. Çok iyi bir insandı, ilişkini sürdür. Kötü bir insandı, niye sürdürdün? Bunu sormak bizim hakkımız. Kamuoyunun bunu bilmesi gerekir diye düşünüyorum" ifadelerini kullandı.
`KİRLİ İLİŞKİLER BÜTÜNÜ SÜRÜP GİDİYOR`
Ortaya çıkan bilgilerden anlaşılan şeyin, kesinleşmiş bir mahkeme kararı olduğunu, kararda senedin sahte olduğunun ifade edildiğini aktaran Özhaseki, "Senetteki imzanın kendisinin suçladığı şahsa ait olmadığı, bu konuda da Yargıtay´ın bunu onadığı ve hükmün kesinleştiği kesin. Kendisinin yemiş olduğu 500 bine yakın imza inkar tazminatı ve ceza var. Onun dışında onlarca davalar, suçlamalar, icra takipleri, tedbir kararları ardı arkasına gidiyor. Biraz daha devam etse, çok şeyler çıkacak diye görünüyor. Bir kirli ilişkiler bütünü sürüp gidiyor" dedi.
`BURADA KOCAMAN BİR YALAN VAR`
Rakibi, CHP´li Yavaş´ın cevaplaması gereken sorular olduğuna dikkat çeken ve Yavaş´tan dürüstlükle cevap vermesini isteyen Özhaseki, şöyle konuştu:
"Yine topu taca atarak masum insanlara iftira ederek basit polemiklere girip kaçmamasını rica ederim. Yıllardır siyasetin, ticaretin içinde bulundum, hukuk tahsili yaptım; ancak bu kadar kirli bir ilişki yumağı görmedim. Herhalde açıldıkça arkadan daha başka matruşka gibi sıkıntılar gelecek diye tahmin ediyorum. Benim sorduğum net ve sade sorular var. Bir, bu senedi kim düzenledi? İki, `Benim büromda, senedi önümde imzaladı` dediğiniz, mahkeme kayıtlarına yansıdı. O zaman nasıl oluyor da o imza, şahsa ait olmadığı üç kez jandarma ve adli tıp raporlarında geçiyor. `Önümde imzaladı` diyorsunuz; ama imza o şahsa ait çıkmıyor. Burada kocaman bir yalan var, bu yalanı kim söylüyor? Üç, bu kadar büyük bir meblağlı senedi hangi hizmet karşılığında aldınız? Ne iş yapıyorsunuz? 3 milyon liradan fazla bir paradan bahsediyoruz. Hangi hizmeti veriyor da alıyorsunuz bu parayı? Bunu söylemek zorundasınız. Eğer avukatlık ücreti olarak alıyorsanız, vekaletiniz var mı? Vekaletname olmadan bu işleri yapamazsınız. Dört, eğer danışmanlık ücreti olarak istiyorsanız, sözleşmeniz var mı? Bunu ibraz edebilir misiniz? İbraz edin, biz de görelim."
`BU VERGİ KAÇIRMAYA TEŞEBBÜS DEĞİL Mİ?`
Özhaseki, şöyle devam etti:
"Eğer avukat değilseniz, danışmanlık ilişkiniz yoksa bu kadar büyük bir parayı hangi maharet ve hizmet karşısında almayı düşünüyorsunuz? Hiçbir şeysiniz, kenardasınız; ama 3 milyon lira istiyorsunuz. Hangi maharetinizden dolayı istiyorsunuz? Bunu bizim sormak hakkımız. Dışarıdaki dedikoduları ben söylemiyorum, o beni ilgilendirmiyor; ama kendisi buna cevap vermediği sürece dışarıdaki dedikoduların önünü kesemez. Mahkeme beyanlarınızda, `Makbuz kesildiğinde yaklaşık 300 bin dolar vergiye gidiyor, bunu da ne zaman alacağımız belli değildi` diyorsunuz. Bu, vergi kaçırmaya teşebbüs değil mi? CHP´nin Ankara Büyükşehir Belediye Başkan adayı olarak bu izahınızı ahlaki buluyor musunuz? Bu durumu kendi partililerinize nasıl anlatacaksınız? O vergi doğacak ki devletin bütçesine girecek ki, burada belediyeye para gidecek, çalışanların maaşı buradan dağılacak. Sen vergi kaçır, öbürü vergi kaçırsın, bunları sözleşmeye dökme, sonra da pişkin pişkin ortalıklarda gez. Vallahi hayretler içerisindeyim."
`BUNLAR ŞANTAJ DEĞİL Mİ?`
Kendisini en çok ürküten konunun CHP´li Yavaş´ın mahkemelik olduğu Necmettin Kesgin´e `Hukuk fakültesi diplomanı iptal ettiririm`, `Sahtekar, seni yarın üniversiteden arayacaklar, hapistesin`, `Bugün ödemeye yanaşmazsan diploma iptali dilekçesi Çarşamba sabah hem fakülteye hem savcılığa veriliyor, askeri savcılığa da önümüzdeki Pazartesi veriliyor` şeklinde mesajlar atması olduğunun altını çizen Özhaseki, şunları söyledi:
"Bunlar şantaj değil mi? Bildiğiniz bazı gerçekler var örtüyorsunuz, adama durmadan bunları gönderiyorsunuz ve tehdit ediyorsunuz. Bu nasıl iştir? Ankara Büyükşehir Belediye Başkan adayıyla ilgili geri baktığınız zaman, bir takım kirli ilişkiler, arkasından vergi kaçırmaya teşebbüs, sahte senet, tehdit, şantaj. Bunlar yüzde yüz doğru. Mahkeme kayıtlarında var kendisi de inkar etmiyor. Burada dikkat ettiğim bir şey var; `Öde kurtul, vazgeçeyim bu işten`. Yani, `parayı alırsam bütün bunlara göz yumacağım, ses çıkarmayacağım; ama ödemezsen sen görürsün gününü`. Bu nasıl bir iştir, nasıl bir adamdır böyle? Sorduğum soruların cevabını Ankaralı hemşehrilerimizin bilmek hakkı. Beni suçladığına göre benim de öğrenmek hakkım. Türkiye kamuoyu önünde bunlara dürüstlükle cevap vermesi gereken tek insan var, o da 10 yıldır bu ilişkilerin içinde olan ve mahkeme kayıtlarında sahte senetle hükmü kesinleşmiş olan Mansur Yavaş var. Bunlardan kaçamaz. Polemik yaparsa, sorulara cevap vermeden kaçarsa herkes anlar bunu ve suçlu olduğuna kanaat getirirler. Dürüstlükle cevap vermesinden başka çaresi yok."
`O SUÇLUNUN ALLAH BELASINI VERSİN`
CHP`li Yavaş´`ın mal beyanı eleştirilerine yanıt veren Özhaseki, "Benim saklı gizli bir tarafım yok. 25 tane mal beyanım var. Birkaç ay önce milletvekili seçildim Meclis`e verdim, partimize verdim. Kendisine de iadeli taahhütlü gönderdim ki inkar etmesin diye. Gerçekten de ortadaki bu kirli ilişkilere baktığımda, kimin suçlu olacağına mahkemeler karar verecek. Ortada çok kirli bir ilişki var. Birisi suçlu, o suçlunun Allah belasını versin, Allah cezasını versin. Burada da asla taraf değiliz. Yapılmak istenen algı operasyonunu tüm millet görüyor. Yapılmak istenen kurnazca işin içinden sıyrılma politikasını herkes görüyor. Burada bize düşen, arkadaşımızın vereceği doğru cevapları görmek olacaktır. Bundan sonraki süreçle ilgili şunları söyleyeyim; Ben yine doğruları söylemeye devam edeceğim. 31 Mart´tan sonra da Ankara´da yeni bir destan yazacağız. Herkes hizmete doyacak. Allah´tan dileğim ve duam da bu kirli ilişkilerin içine bulaşmış insanların siyaset sahnesinden uzaklaşması" diye konuştu.

FOTOĞRAFLI